“AK PARTİ GRUBU TEBRİKTE.. BAŞKANLAR TEPKİDE..! Çanakkale Belediyesi'nin geçtiğimiz günlerde yaptığı LGBT ve onur yürüyüşüne destek paylaşımı tartışmalara sebep olmuştu. Başta AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan ve ilçelerdeki AKP'li belediye başkanları olmak üzere birçok siyasi ve vatandaşlar paylaşıma sert tepki göstermişti. Tepkinin üzerinden daha 24 saat geçmeden Çanakkale Belediyesi AKP Belediye Meclis Grubu, Ülgür Gökhan'a tebrik ziyaretinde bulundu. Başkan Gökhan'ın sosyal medya hesabından paylaştığı ziyaret AKP içinde krize dönüştü.”Bu haber AK Partiden geçtiğimiz 15 yılda olduğu gibi son dönemde mamalanamadığı için başta Bülent Turan ve etrafındakilere düşmanlık eden yayın organında çıktı.    Gavur gavurluğunu yapacak da asıl biz ne yapıyoruz diye bakmakta fayda var. Böyle bir tablonun oluşmaması için İl Başkanı Gültekin Yıldız’ın çok basit bir adım atması gerekirdi ama atmadı ne mi yapmalıydı? Belediye meclis grubuna “ziyareti daha sonraya erteleyin”demesi bu “kriz” haberinin önüne geçerdi. Yıldız hiçbir şey yapmamakla başta Bülent Turan’ı, sonra ortak açıklama yapan belediye başkanlarını ve son olarak da belediye meclis üyelerini boşa düşürdü. Yıldız, kendi partililerine adeta gol attı, aslında ne kadar büyük bir gol yediğinin farkında olmadan! Alkışlar Gültekin Yıldız’a… Yıldız göreve geldiğinden beri kendince farklı bir tarzla siyaset yaptığını iddia etse de bunun adı özgüven eksiliğidir. Bülent Turan bu durumu çok öncesinde aslında şu sözlerle özetlemişti;“Çanakkale’de AK Parti biraz özgüven yoksunu olarak davranıyor. Biraz zayıf davranıyor bundan rahatsızım. Çanakkale’de CHP’li belediye başkanı büyük yanlış yapıyor, kadına hakaret ediyor. Türkiye’nin edebine, adabına uygun siyasi etiğine uygun olmayan tavırlar gösteriyor. Bizim arkadaşlarımızdan büyük çoğunluğu ses çıkarmıyorlar. Niye ayıp olmasın, Çanakkale barış kenti, ya barışı bozan o, yamuk yapan, yanlış yapan o edep dışı davrana o biz bu yanlışlara ses çıkarınca barışı bozuyor diyorlar. Bu özgüven yoksunluğudur bu AK Partinin kimliğine, tarzına yakışmaz. Bizim hukukumuzda sağına vurunca, solunu dön olmaz. Sağına dönmüşse hakkını alacak, bunu yapacağız Çanakkale’de şimdiye kadar çok olmamış üzüntü duyuyorum. Çanakkale’de AK Parti siyaseti hissedilir olması lazım.” Şimdi biz bu gerçekleri dile getiriyor, yanlış yapıyorsunuz, hata ediyorsunuz dedik diye Gültekin Yıldız ve yanında ki bir iki kişi dün olduğu gibi bugün de arkamızdan konuşacaklar, iftiralar atacaklar, olsun herkes kendine yakışını yapar… Benim Yıldız’ın kaşıyla gözüyle, işiyle, ilişkileriyle bir işim yok olamazda ben il başkanı koltuğunda oturan kişiyi, bir gazeteci olarak eleştiriyorum meseleyi onlar gibi şahsileştirmiyorum… Ve son söz; “Hasbî değil de hesabî olanlar, yani hayatını ve ilişkilerini menfaat üzerine kuranlar, eleştirmez, fikrini söylemez. Sadece onaylar, tasdik eder, alkışlar. Haklısınız efendim! Eleştiri, esasında, önemsemektir. Karşımızdakini ciddiye almaktır. Daha iyi olmasını istemektir. Sorunları gören ve gösteren eleştiriye kayıtsız kalamayız.”