Kerem İriç
Köşe Yazarı
Kerem İriç
 

Valilik Yeniden Bir Halk Evine Dönüşecek mi?

Yeni Valimiz Sayın Hamza Erkal görevine başladı. Kendisiyle belki de 6 ay sonra bir çay sohbetinde konuşacaklarımızı şimdiden konuşmak istiyorum. Sayın Valim hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Sizi “tüccar gazetecinin” yaptığı gibi “Halkçı Vali” diye manşetlere çıkarıp iki gün sonra bir, iki referansla makama gelip; “var mı bana yağlı ballı iş” diye sormayacağım. Bu tipler makama çok gelip gidecekler, o işleri alamayınca dolaylı yollardan eften, püften şeyleri şeyleri abartıp sözde sinyal yapacaklar, bunlara şahit olacaksınız. Bu “tüccar gazeteci(leri)” önceki valimiz makama dahi sokmadı, aman diyeyim lütfen siz de sokmayın. Çünkü bu tüccar(lar) zamanında abilerinin de yol vermesiyle bu makamı, kurumu çok zarara uğrattı, yıpratmaya çalıştı. Bin adet ihtiyaç olan afişten, katalogdan fahiş fiyatlara on binlerce bastılar, fazlası ne mi oldu, valiliğin deposunda çürümeye terk edildi. Bu “tüccar(lar)ın” ahde vefa gibi evrensel kavramlarla falan da işi olmaz. Öyle ki yardımımız dokunsun, bir ses kaybolmasın diye iyi niyet göstererek on binlerce liralık vergi borcunu ödeyen ve yıllardır önemli bir miktar reklam ücretiyle destek olan bir işadamını bugünlerde defe koymuş çalıyor. İki ihtimal var; ya, daha fazlasını istiyor ya da biri daha fazla verdi. Kişiliğini ve karekterini açık arttırmaya çıkarmış şeref ve haysiyet yoksunu adamcıklara aman dikkat edin efendim... Sayın Valimiz, Güngör Azim Tuna zamanında Valilik makamı halkın ulaşabildiği, derdini anlatabildiği bir halk eviydi adeta. Fakat nedendir bilinmez Sayın Vali Çınar zamanında kasıtlı olmadığını düşündüğüm sebeplerden dolayı Valilik artık çok daha zor ulaşılan bir makam haline geldi. Sayın Tuna halk günleri yapar, memleketin dört bir tarafından gelen vatandaşa kapısını açar, dertlerini dinler çözüm üretebiliyorsa üretirdi. Fakat Tunadan sonra valiliğe gelenlere adeta bir öcü muamelesi yapılmaya başladı. Randevu isteyenler kırk sorguya çekildi, talep formu denilen bir şey icat edilerek vatandaş ürkütüldü. Valilik binasına girip, makam katına çıkan bir vatandaşın oturabileceği, derdini anlatıp, beklerken bir çay, su içebileceği bir ortam dahi maalesef yok. Dedim ya vatandaşa adeta öcü gözüyle bakılıyor. Bunların birçoğu özel kalemle ilgilidir, bu konuda çok bir şey söylemek hakka girmek istemiyorum, siz zaten gerekli referansları almışsınızdır. Fakat Valilik bir an önce kabuk değiştirip, olması gerektiği gibi halka açılmalıdır. Bu konuda çok bir şey yapmaya gerek yok Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığının yüzde birini yapabilirsek eğer, bu fazlasıyla şehre yetecektir. Aslında konuşacak çok fazla şey var şimdilik bunları söyleyelim, yeri zamanı geldiğinde detaylıca yine bir çay sohbetinde konuşuruz bunları... Tekrar hoş geldiniz, sefalar getirdiniz... 
Ekleme Tarihi: 13 Eylül 2015 - Pazar

Valilik Yeniden Bir Halk Evine Dönüşecek mi?

Yeni Valimiz Sayın Hamza Erkal görevine başladı. Kendisiyle belki de 6 ay sonra bir çay sohbetinde konuşacaklarımızı şimdiden konuşmak istiyorum. Sayın Valim hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Sizi “tüccar gazetecinin” yaptığı gibi “Halkçı Vali” diye manşetlere çıkarıp iki gün sonra bir, iki referansla makama gelip; “var mı bana yağlı ballı iş” diye sormayacağım. Bu tipler makama çok gelip gidecekler, o işleri alamayınca dolaylı yollardan eften, püften şeyleri şeyleri abartıp sözde sinyal yapacaklar, bunlara şahit olacaksınız. Bu “tüccar gazeteci(leri)” önceki valimiz makama dahi sokmadı, aman diyeyim lütfen siz de sokmayın. Çünkü bu tüccar(lar) zamanında abilerinin de yol vermesiyle bu makamı, kurumu çok zarara uğrattı, yıpratmaya çalıştı. Bin adet ihtiyaç olan afişten, katalogdan fahiş fiyatlara on binlerce bastılar, fazlası ne mi oldu, valiliğin deposunda çürümeye terk edildi. Bu “tüccar(lar)ın” ahde vefa gibi evrensel kavramlarla falan da işi olmaz. Öyle ki yardımımız dokunsun, bir ses kaybolmasın diye iyi niyet göstererek on binlerce liralık vergi borcunu ödeyen ve yıllardır önemli bir miktar reklam ücretiyle destek olan bir işadamını bugünlerde defe koymuş çalıyor. İki ihtimal var; ya, daha fazlasını istiyor ya da biri daha fazla verdi. Kişiliğini ve karekterini açık arttırmaya çıkarmış şeref ve haysiyet yoksunu adamcıklara aman dikkat edin efendim...

Sayın Valimiz, Güngör Azim Tuna zamanında Valilik makamı halkın ulaşabildiği, derdini anlatabildiği bir halk eviydi adeta. Fakat nedendir bilinmez Sayın Vali Çınar zamanında kasıtlı olmadığını düşündüğüm sebeplerden dolayı Valilik artık çok daha zor ulaşılan bir makam haline geldi. Sayın Tuna halk günleri yapar, memleketin dört bir tarafından gelen vatandaşa kapısını açar, dertlerini dinler çözüm üretebiliyorsa üretirdi. Fakat Tunadan sonra valiliğe gelenlere adeta bir öcü muamelesi yapılmaya başladı. Randevu isteyenler kırk sorguya çekildi, talep formu denilen bir şey icat edilerek vatandaş ürkütüldü. Valilik binasına girip, makam katına çıkan bir vatandaşın oturabileceği, derdini anlatıp, beklerken bir çay, su içebileceği bir ortam dahi maalesef yok. Dedim ya vatandaşa adeta öcü gözüyle bakılıyor. Bunların birçoğu özel kalemle ilgilidir, bu konuda çok bir şey söylemek hakka girmek istemiyorum, siz zaten gerekli referansları almışsınızdır. Fakat Valilik bir an önce kabuk değiştirip, olması gerektiği gibi halka açılmalıdır. Bu konuda çok bir şey yapmaya gerek yok Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığının yüzde birini yapabilirsek eğer, bu fazlasıyla şehre yetecektir.

Aslında konuşacak çok fazla şey var şimdilik bunları söyleyelim, yeri zamanı geldiğinde detaylıca yine bir çay sohbetinde konuşuruz bunları... Tekrar hoş geldiniz, sefalar getirdiniz... 

Yazıya ifade bırak !