Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun katılımıyla Kınalı-Malkara Otoyolu'nun temeli atıldı. Bu önemli gelişme, Çanakkale kamuoyunda hak ettiği ilgiyi belki de tam olarak görmedi. Ancak bu projenin, şehrimizin geleceği için ne kadar kritik bir adım olduğunu vurgulamak gerekiyor.
Bu otoyolun tamamlanmasıyla birlikte, İstanbul-Çanakkale arasındaki seyahat süresi 3.5 saatten 2 saate düşecek. İstanbul-Tekirdağ arası mesafe 132 kilometreden 114 kilometreye, İstanbul-Çanakkale arası ise 334 kilometreden 280 kilometreye inecek. Bu kısalma, şehrimizin başta turizm ve sanayi olmak üzere birçok sektörüne büyük katkılar sağlayacak.
Kınalı-Malkara yatırımı tamamlandıktan sonra, 1915 Çanakkale Köprüsü'nün Anadolu ayağını oluşturan otoyolun ihalesi yapılacak. Şu anda küçük ölçekli çalışmalar devam ediyor ve bu yıl için Karayolları Genel Müdürlüğü'nden 84 milyon TL ödenek ayrıldı.
İstanbul’dan Çanakkale’ye, Oradan Ege’ye Uzanan Bir Lojistik Ağın Tam Ortasında Yer Alacağız
Bu proje, sadece bir yol değil; Çanakkale’nin dünya ile bütünleşmesinin, kalkınmasının ve emniyetinin de bir sembolü. Kınalı-Malkara Otoyolu tamamlandığında Osmangazi Köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve 1915 Çanakkale Köprüsü arasında kesintisiz bir otoyol bağlantısı sağlanacak. Bu, Marmara Bölgesi’nin kuzey cephesini birleştiren son halka olacak. Düşünsenize, İstanbul’dan Çanakkale’ye, oradan Ege’ye uzanan bir lojistik ağın tam ortasında yer alacağız. Turizm için gelen ziyaretçiler, sanayi için taşınan ürünler, ticaret için kurulan bağlantılar… Hepsi bu yol sayesinde hızlanacak, kolaylaşacak.
Mecbur Kalmadıkça Tarlanızı Satmayın
Ancak bu kalkınma hamlesinin sadece teknik detaylarla sınırlı kalmaması gerektiğini düşünüyorum. Yol, evet, medeniyet demek; ulaşım, sanayi, üretim, turizm, ticaret demek. Ama aynı zamanda, bu sürecin vatandaşlar açısından da iyi yönetilmesi gerekiyor. Bu noktada, AK Parti eski Milletvekili ve İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan’ın 2021 yılında yaptığı bir açıklamayı hatırlatmak istiyorum. Turan, o dönemde şöyle demişti: “Köprü Lâpseki’nin, Gelibolu’nun değil sadece. Yenice’nin, Bayramiç’in tarımının da köprüsü. Burada ihracatı daha da artıracak olan, peynir, zeytin, süt başta olmak üzere tüm bölgenin üretimlerini çok daha rahat İstanbul ve Avrupa pazarlarına götürme imkânı verecek olan özel bir köprü. Köylülerimiz asla tarlasını satmasın, evlerini satmasın demiştim. Şimdi daha somut olarak söylüyorum: Hayvancılığın, gıda üretiminin, tarımın geliştiği bu topraklarda üretim çok kıymetli olacak.”
Bülent Turan’ın bu sözleri, bugün Kınalı-Malkara Otoyolu’nun temelinin atılmasıyla daha da anlam kazanıyor. Pandemi sürecinde hepimiz gördük ki, gıda ve tarım ne kadar hayati bir ihtiyaç. Dünyanın konjonktüründe kuraklıkların, krizlerin kapıda olduğu bir dönemde, suyun ve ormanın olduğu bu topraklar altın değerinde. Çanakkale’nin köyleri, tarım alanları, sahilleri… Hepsi bu otoyol ve köprüyle daha da kıymetlenecek. Turan’ın “Mecbur kalmadıkça tarlanızı satmayın” uyarısı, bugün daha yüksek sesle tekrar edilmeli. Çünkü bu yol, sadece bir ulaşım hattı değil; aynı zamanda Çanakkale’nin tarımını, hayvancılığını ve üretimini küresel pazarlara taşıyacak bir köprü.
Not: Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, projenin tamamlanma tarihiyle ilgili şu bilgilendirmeyi yaptı: “Normalde 2028’in sonları veya 2029’un başı gibi görünüyor ama inşallah 2027’nin sonunda tamamlarız diye düşünüyoruz. Burada çok kıymetli üstleniciler var. İşinin ehli firmalarımız, çok teknik kapasitesi yüksek şirketlerimiz inşallah bunu 2027’nin sonunda bitirirler diye temenni ediyoruz.”