Kerem İriç
Köşe Yazarı
Kerem İriç
 

Çan Kongresinde Kazanan Olmadı

AK Partide 5. Olağan Kongreler gerçekleşiyor, geçtiğimiz haftalarda birçok ilçenin kongresi gerçekleşti. Genel merkezin talimatı üzerine seçimlere tek liste ile gidilmesine ayrı bir önem veriliyor. Bu konuda da başarılı olunuyor gibi “diş geçirilebilen” aday adaylarına koordinatör vekil veya bu işi kendine iş edinmişler tarafından “aday olma” deniliyor ve bu konuda başarılı da olunuyor.  Tabi bir, iki istisna da olmuyor değil, Bozcaada ve Çan ve muhtemelen Çanakkale Merkez bu istisnalar arasında, tabi bunlar partilerin kendi iç meseleleri, bize neden tek liste de ısrar ediyorsunuz diye sorgulamak düşmez! Sorgulamanın düşmeyeceği noktalar olduğu gibi sorgulayabileceğimiz noktalar da var tabi. Çan örneği üzerinden gidebiliriz, Çanımız, AK Parti Parti Belediyeciliğiyle, Abdurahman Kuzu başkanlığında “Canımız” oldu. Seçimlerde rekor denilebilecek bir oy oranı %52,5 ile Kuzu ikinci dönem belediye başkanı oldu ve hizmetlere hız kesmeden devam dedi. Bu oy oranı Kuzunun tek başına belediye hizmetlerini vermesiyle alınabilecek bir oran değildi şüphesiz. Bu oy oranında parti teşkilatının da büyük katkısı vardı, parti teşkilatı tek vücut halinde Çanda siyaset yaptı ve güzel sonuçlar alındı yani bu başarı bir ekip işiydi. Geçtiğimiz pazar günü yapılan ilçe  başkanlığı seçiminde genel merkezin telkinlerine rağmen iki adayla seçime gidildi. Mevcut aday Mustafa Karagözün karşısına, partinin kurucuları arasındayer alan ve partiye maddi, manevi destek olmuş Abdullah Deniz çıktı. Abdullah Deniz kimdir? Ticaret Borsa Meclis başkanı, Çanda un ticareti yapar, telefonla aradığımızda ulaşabildiğimiz bir isim, borsada güzel işler yaptı. Meclis Başkanı olduktan sonra, yönetim kuruluylada uyum içerisinde çalışarak çok güzel işlere imza attı. Kotasyona tabi ürünlerden alınan tescil ücretlerinden alınan binde bir oranındaki ücreti yarı yarıya düşürdü ve zorda olan çitfçinin, hayvancının az da olsa nefes almasını sağladı. Son olarak da 1/100 bin ölçekli çevre düzeni planıyla ilgili olarak yapılan toplantıda, demiryolunun Çanakkaleye kadar gelmemesi konusunu eleştirdi ve kamuoyunda böyle bir talep oluşturdu ve bu talep kabul gördü. Geçtiğimiz günlerde bakanımız açıkladı, Çanakkale Köprüsünde demiryolu da olacak, bu işte Abdullah Denizin payı var, bunlar çok güzel işler... Mustafa Karagöz kimdir? Facebooktan arkadaşım ama ne telefonda konuşmuşluğum var ne de bir çay içmişliğim, kendisini facebooktan Abdurahman Kuzu ile birlikte çektirdiği yakışıklı fotoğraflarıyla tanıyorum. İnşaat malzemleri ticaretiyle uğraştığını duymuştum. Çan ilçe kongresinden 15 gün önce Abdullah Denizin adaylığını Değişim Gazetesinin internet sitesinden duyurduk, haberini yaptık. Fakat ayrı, gayri olmasın diye mevcut başkan Karagöze de telefonla ulaşmak istedik ve farklı günlerde kendisini 4 defa aradık, telefonuna cevap veren olmadı. Bekledik, geri dönen de olmadı. Yılmadık, telefon sapığı felan değiliz, gazeteciyiz bak Abdullah Denizin haberine yer verdik, senin de söyleyeceğin şeyler vardır bu mecrayı kullanabilirsiniz diye mesaj da attık. Fakat Sayın Karagözden bir geri dönüş alamadık, anlayamadık... Karagözün “ulaşılmaz” bir isim olduğunu daha önce duymuştum, yaşayarak öğrenmiş olduk. Yazık ama iktidar partisinin, genel başkanın, ilçedeki temsilcisinin ulaşılmaz olması....Demek ki köylü vatandaşımızın bir derdi sıkıntısı olsa, koskoca ilçe başkanına ulaşamayacak yazık.             Şimdi gelelim sonda söylenecek şeylere; Ak Parti bugüne kadar çok badileler atlattı, bunlardan belki de en önemlisi partinin gazete küpürülerine dayandırılarak, kapatılmak istenmesi ve  bir oyla kapatılmanın direkten dönülmesiydi. Bugünler de ise parti kendi tabanından ayrılan bir grupla açık savaş halinde, bu savaş hemen her alanda veriliyor ve mevcut dünya gündemi içinde bu savaş en çok enerji harcanan alan oluyor.. Böyle durumlarda savaş halinde olanlar, tabanlarında safları sıklaştırır, bugün ki tabloda da böyle olduğunu da görüyoruz. Safları sıklaştırmak gereken böylesi bir zamanda Çanda gördüğüm tabloya anlam vermek mümkün değildi...Çan ilçe kongresinde iki adayın yarışacağını düşünürken Abdullah Denizin karşına, mevcut başkan Karagöz, belediye başkanı Abdurrahman Kuzu, vekillerimiz çıktı ve kürsüde söyledikleriyle Denizi aday çıktığına, çıkacağına pişman ettiler! Tek listenin önemine, dikkat çektiler ve aslında benim de savunduğum şeyi savundular, “böyle zamanlarda dağılmamalıyız dediler”, fakat bunu çok sert bir dille söylediler, dağıttılar. Bu söylem, 230 oy alan Karagözün karşısında, 185 oy alan Denizi ve ona oy veren 185 kişinin tamamını olmasa da büyük çoğunluğunu küstürmüş oldu. Hem de küslük olmayacak zamanda... Kısacası bu tabloya bakınca Çan Kongresinde Kazanan Olmadı diyebiliriz. Önümüzde 2015 seçimleri varken ve sermayesi insan olan siyaset, kullandığı üsluba sanki biraz daha dikkat etmeli...
Ekleme Tarihi: 24 Kasım 2014 - Pazartesi

Çan Kongresinde Kazanan Olmadı

AK Partide 5. Olağan Kongreler gerçekleşiyor, geçtiğimiz haftalarda birçok ilçenin kongresi gerçekleşti. Genel merkezin talimatı üzerine seçimlere tek liste ile gidilmesine ayrı bir önem veriliyor. Bu konuda da başarılı olunuyor gibi “diş geçirilebilen” aday adaylarına koordinatör vekil veya bu işi kendine iş edinmişler tarafından “aday olma” deniliyor ve bu konuda başarılı da olunuyor.  Tabi bir, iki istisna da olmuyor değil, Bozcaada ve Çan ve muhtemelen Çanakkale Merkez bu istisnalar arasında, tabi bunlar partilerin kendi iç meseleleri, bize neden tek liste de ısrar ediyorsunuz diye sorgulamak düşmez!

Sorgulamanın düşmeyeceği noktalar olduğu gibi sorgulayabileceğimiz noktalar da var tabi. Çan örneği üzerinden gidebiliriz, Çanımız, AK Parti Parti Belediyeciliğiyle, Abdurahman Kuzu başkanlığında “Canımız” oldu. Seçimlerde rekor denilebilecek bir oy oranı %52,5 ile Kuzu ikinci dönem belediye başkanı oldu ve hizmetlere hız kesmeden devam dedi.

Bu oy oranı Kuzunun tek başına belediye hizmetlerini vermesiyle alınabilecek bir oran değildi şüphesiz. Bu oy oranında parti teşkilatının da büyük katkısı vardı, parti teşkilatı tek vücut halinde Çanda siyaset yaptı ve güzel sonuçlar alındı yani bu başarı bir ekip işiydi.

Geçtiğimiz pazar günü yapılan ilçe  başkanlığı seçiminde genel merkezin telkinlerine rağmen iki adayla seçime gidildi. Mevcut aday Mustafa Karagözün karşısına, partinin kurucuları arasındayer alan ve partiye maddi, manevi destek olmuş Abdullah Deniz çıktı.

Abdullah Deniz kimdir? Ticaret Borsa Meclis başkanı, Çanda un ticareti yapar, telefonla aradığımızda ulaşabildiğimiz bir isim, borsada güzel işler yaptı. Meclis Başkanı olduktan sonra, yönetim kuruluylada uyum içerisinde çalışarak çok güzel işlere imza attı. Kotasyona tabi ürünlerden alınan tescil ücretlerinden alınan binde bir oranındaki ücreti yarı yarıya düşürdü ve zorda olan çitfçinin, hayvancının az da olsa nefes almasını sağladı.

Son olarak da 1/100 bin ölçekli çevre düzeni planıyla ilgili olarak yapılan toplantıda, demiryolunun Çanakkaleye kadar gelmemesi konusunu eleştirdi ve kamuoyunda böyle bir talep oluşturdu ve bu talep kabul gördü. Geçtiğimiz günlerde bakanımız açıkladı, Çanakkale Köprüsünde demiryolu da olacak, bu işte Abdullah Denizin payı var, bunlar çok güzel işler...

Mustafa Karagöz kimdir? Facebooktan arkadaşım ama ne telefonda konuşmuşluğum var ne de bir çay içmişliğim, kendisini facebooktan Abdurahman Kuzu ile birlikte çektirdiği yakışıklı fotoğraflarıyla tanıyorum. İnşaat malzemleri ticaretiyle uğraştığını duymuştum.

Çan ilçe kongresinden 15 gün önce Abdullah Denizin adaylığını Değişim Gazetesinin internet sitesinden duyurduk, haberini yaptık. Fakat ayrı, gayri olmasın diye mevcut başkan Karagöze de telefonla ulaşmak istedik ve farklı günlerde kendisini 4 defa aradık, telefonuna cevap veren olmadı. Bekledik, geri dönen de olmadı. Yılmadık, telefon sapığı felan değiliz, gazeteciyiz bak Abdullah Denizin haberine yer verdik, senin de söyleyeceğin şeyler vardır bu mecrayı kullanabilirsiniz diye mesaj da attık. Fakat Sayın Karagözden bir geri dönüş alamadık, anlayamadık...

Karagözün “ulaşılmaz” bir isim olduğunu daha önce duymuştum, yaşayarak öğrenmiş olduk. Yazık ama iktidar partisinin, genel başkanın, ilçedeki temsilcisinin ulaşılmaz olması....Demek ki köylü vatandaşımızın bir derdi sıkıntısı olsa, koskoca ilçe başkanına ulaşamayacak yazık.

            Şimdi gelelim sonda söylenecek şeylere;

Ak Parti bugüne kadar çok badileler atlattı, bunlardan belki de en önemlisi partinin gazete küpürülerine dayandırılarak, kapatılmak istenmesi ve  bir oyla kapatılmanın direkten dönülmesiydi. Bugünler de ise parti kendi tabanından ayrılan bir grupla açık savaş halinde, bu savaş hemen her alanda veriliyor ve mevcut dünya gündemi içinde bu savaş en çok enerji harcanan alan oluyor.. Böyle durumlarda savaş halinde olanlar, tabanlarında safları sıklaştırır, bugün ki tabloda da böyle olduğunu da görüyoruz.

Safları sıklaştırmak gereken böylesi bir zamanda Çanda gördüğüm tabloya anlam vermek mümkün değildi...Çan ilçe kongresinde iki adayın yarışacağını düşünürken Abdullah Denizin karşına, mevcut başkan Karagöz, belediye başkanı Abdurrahman Kuzu, vekillerimiz çıktı ve kürsüde söyledikleriyle Denizi aday çıktığına, çıkacağına pişman ettiler! Tek listenin önemine, dikkat çektiler ve aslında benim de savunduğum şeyi savundular, “böyle zamanlarda dağılmamalıyız dediler”, fakat bunu çok sert bir dille söylediler, dağıttılar. Bu söylem, 230 oy alan Karagözün karşısında, 185 oy alan Denizi ve ona oy veren 185 kişinin tamamını olmasa da büyük çoğunluğunu küstürmüş oldu. Hem de küslük olmayacak zamanda... Kısacası bu tabloya bakınca Çan Kongresinde Kazanan Olmadı diyebiliriz. Önümüzde 2015 seçimleri varken ve sermayesi insan olan siyaset, kullandığı üsluba sanki biraz daha dikkat etmeli...

Yazıya ifade bırak !