Sarıçay İçin Elini Tutan mı Var?

Geçtiğimiz hafta haberini yaptığımız Sarıçayın ıslah edilmesi projesi AK Partili Tülay Ömercioğlu tarafından Çanakkale Belediye Meclis toplantısında gündemine getirilmiş, Eskişehir Porsuk Çayı örneğinde olduğu gibi Sarıçay’a da yapılacak bir projeyle halka istihdam sağlanacağı ve şehre de güzellik katacağını belirterek, herhangi bir çalışmanın neden yapılmadığını sorulmuştu. Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan DSİ’ye defalarca gittiğini, Sarıçay’ın içine herhangi bir işlem yapacak durumda olmadıkların belirterek; “sadece kenarı belediyeye ait, Sarıçay Devlet Su İşleri’ne aittir” sözleriyle Sarıçay’ın ıslahı için Belediye tarafından herhangi bir çalışma yapılmayacağı bilgisini paylaşmıştı. Başkan Gökhan’ın bu sözleri üzerine AK Parti Merkez İlçe Başkanı Hüseyin Babacanoğlu bir basın açıklaması düzenleyerek, Belediyenin Sarıçay üzerinde proje yapma hakkının olduğunu belgeleriyle açıkladı. Babacanoğlu Çanakkale Belediyesinin Sarıçay üzerinde sadece dere yatağı üzerinde akışı engelleyecek tesis yapamayacağını belirterek; “Belediye Başkanlığı 1992/1881 tarih ve sayıyla DSİ Genel Müdürlüğüne baş vurmuş ve 3.5 km.lik alanda işletme hakkı talep etmiştir. İstek kabul edilerek bir protokol yapılmıştır. Sadece dere yatağı üzerinde akışı engelleyecek tesis yapılamayacaktır. Geçtiğimiz yıllarda da Belediye bu yetkiyle iş ve işlemlerde bulunmuştur.” açıklamasında bulundu. Ak Parti Merkez İlçe Başkanı Hüseyin Babacanoğlu’nun konuyla ilgili açıklaması şu şekilde

Sadece Dere Yatağı Üzerinde Akışı Engelleyecek Tesis Yapılamayacaktır Sayın Belediye Başkanı Ülgür Gökhan son Belediye meclis toplantısında " Sarıçay için yapacağımız bir şey yok.Orası DSİ’nindir" demişler.Biz de diyoruz ki "Elini tutan mı var." Bildiğiniz gibi Belediye Meclisinde grup başkan vekilimiz Tülay Ömercioğlu Sarıçay ile ilgili yaptığı öneride " burası bir nimettir.Hem istihdam hem de şehrimize görsellik açısından çok büyük değer katar.Eskişehir belediyesinin yaptığı projeyi biz niye yapmıyoruz." deyince Sn Başkan "Ben geldiğimden beri Sarıçayın ıslahıyla ilgili DSİ ye defalarca gittim. Sarıçayın içine biz herhangi bir işlem yapabilme durumunda değiliz. Sarıçayın sadece kenarı belediyeye ait. Sarıçay DSİ’nindir, onlarla görüşülüp planlama yapılması gerekir.Halkın parasını doğru yerlere harcamak durumundayız." demişler. Roman vatandaşlarımızla ilgili olarak da "en çok iki katlı binalarda oturabilirler" buyurarak onlarla ilgili kararlarını bildirmişlerdir. Sayın Başkana diyoruz ki Belediyenin Sarıçay üzerinde proje yapma hakkı vardır.Belediye Başkanlığı 1992/1881 tarih ve sayıyla DSİ Genel Müdürlüğüne baş vurmuş ve 3.5 km.lik alanda işletme hakkı talep etmiştir. İstek kabul edilerek bir protokol yapılmıştır.Sadece dere yatağı üzerinde akışı engelleyecek tesis yapılamayacaktır.Geçtiğimiz yıllarda da Belediye bu yetkiyle iş ve işlemlerde bulunmuştur. “Belediyenin İşi Yalnızca DSİ'nin Yapıp Teslim Ettiği Barajın Suyunu Satmak,  Otopark Ve Kalavat Yeri Kiralamak Olmamalıdır” Anafartalar oteli yerinin Özel idareyle birlikte halka açılmasının ardından,şimdilerde sosyal tesislerin yerine Kültür Bakanlığıyla ortak proje yapılması konuşulurken Başkanın İktidar Partisinden gelen bu öneriyi reddetmesini anlamakta güçlük çekiyoruz. Bu güzel projeye ve denize açılamayan balıkçıların Sarıçay'ın temizlenmesi girişimlerine hep hayır diyen Belediyenin işi yalnızca DSİ'nin yapıp teslim ettiği barajın suyunu satmak,  otopark ve kalavat yeri kiralamak olmamalıdır.