Kent Konseyi Hilton Kararına İtiraz Edecek

Güncel 17.08.2015 - 00:00, Güncelleme: 02.09.2021 - 15:40
 

Kent Konseyi Hilton Kararına İtiraz Edecek

ÇANAKKALE Kent Konseyi Barbaros Mahallesi Yeni Vali Konağı yanındaki 10 bin metrekarelik alana yapılması planlanan Hilton Otelleri için bölgede 1 emsal, 7 kat görünümlü 21 metre yüksekliğinde binaya izin verilmesi yönündeki kararına itiraz etmeye hazırlanıyor.
Çanakkale Belediyesinin olağanüstü Temmuz ayı Meclis toplantısındaki tek gündem maddesinde Barbaros Mahallesi Yeni Vali Konağı yanındaki Özel İdaresi arsasına yapılması planlanan Hilton Otelleri için bölgede 1 emsal, 7 kat görünümlü 21 metre yüksekliğinde bina için imar izni Meclis üyelerine sunulan proje, 20 kabul ve 8 ret oyuyla kabul edilmişti. İTİRAZ ETMEYE HAZIRLANIYOR Kentte tartışmalara neden olan karar için, Çanakkale Kent Konseyi ‘Sahiller hepimizin çalışma grubu’ bir çalışma yaptı. Kent konseyi çalışma grubu tarafından hazırlanan raporda, sahile Hilton oteli yapılması yönündeki karara itiraz edileceği, bu itirazın da Belediye Meclisi Eylül ayı toplantısında meclise sunulacağı belirtildi.  Kent Konseyinden yapılan yazılı açıklamada, Çanakkale kenti ve özellikle kıyılarının doğal ortam özelliklerinde 2 hususun öne çıktığı dikkat çekildi. Kıyılardaki aşırı yapılaşmanın kıyılardaki hava akımını bozarak ısıtma ve soğutma ihtiyacının artışına neden olacağı, buna ek olarak kıyılardaki aşırı yapılaşmanın hava dolaşımını engelleyeceğinden hava kirliliğine de neden olacağı vurgulandı. Çanakkale kıyılarının halkın yoğun ilgisini çektiği ve aktif bir şekilde kullanıldığı da belirtilen raporda doğal özellikleri dikkate alınarak plânlama yapılması gerektiği belirtildi.    Kent Konseyinin ayrıca raporda, ayrıca şu hususlara da dikkat çekildi; “Çanakkale Kent Eylem Planı (KEP) çalışmasında kıyılar ayrı bir çalışma grubunda ele alınmıştır. Çanakkale KEP’te,  ‘Deniz ve Kıyı Yönetimi Eylem Plânı’ iki temel politika üzerine oturmuştur; a) Kıyı şeridini toplumun tüm kesimlerinin kullanmasını sağlamak. b) Deniz ve kıyıların kullanımını çeşitlendirmek ve kentlinin daha etkin yararlanmasını sağlamak.  Çanakkale KEP Kent Konseyi genel kurulunda ve  Çanakkale Belediye Meclisinde görüşülerek kabul edilmiştir. Bu durumda Çanakkale KEP, Çanakkale Belediye Meclisinin karar alırken dikkat etmesi gereken bir belge niteliğindedir. 13 Haziran 2013’te Kent Konseyi genel kurulunda görüşülerek, oy birliği ile kabul edilen ‘Çanakkale Kenti Seçmen Beyannamesi’, seçilen Belediye Başkanı ve Belediye Meclis Üyesi olarak tüm adayların hem seçim öncesi çalışmalarında hem de seçildikten sonraki çalışmalarında temel alabileceği ve kentlilerin bu prensipler çerçevesinde uygulamaları takip edebileceği, denetleyebileceği, yerel yönetim ile halk arasında imzalanmış bir sözleşmedir. Sözleşme, kentsel gelişmenin demokratik sürecine dikkat çeken maddeler içermektedir: 1. Bütünleşik kıyı kullanımı çalışması yapılarak kent-kıyı etkileşiminin dengeli ve toplum yararına en etkin bir biçimde kullanımının sağlanması, 2. Kentin gelişme alanlarının bilimsel verileri dikkate alınarak ve katılımcı bir anlayışla belirlenerek kentsel kaynaklı sorunların oluşmadan önlenmesi, 3. Uygulanacak tüm kararlardan halkın haberdar olmasını, karar oluşturulmadan önce Kent Konseyi yoluyla halkla birlikte, demokratik katılımcı bir anlayış ve tarafsız bir şekilde kararların alınması, 4. Kent ve çevresini etkileyecek tüm projelerin seçilmiş temsilciler, hak ve ihtiyaç sahipleri ve halk tarafından inceleme ve denetlemeye açılması. Anayasasının, 43. Maddesinde ‘deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetileceği’,  56. Maddesinde ise ‘herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu’ belirtilmiştir.”    Raporda, İl Özel İdaresi yerine yapılmak istenen ‘Hilton Oteli projesi’nin, ‘Çanakkale KEP’ içeriğine, ‘Çanakkale Kent Seçmen Beyannamesi’ ilkelerine, ‘Anayasa’ya ve ‘Avrupa Kentsel Şartı’na uygun bir proje olmadığı belirtilerek, “Bu gerekçelerle İl Özel İdaresi tarafından kamu malı olan arazi üzerine yaptırılmak istenen Hilton Oteli projesine izin verilmemelidir. Belediye Meclisi ve İl Özel İdaresi, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.  Çanakkale ‘turizm kenti’ olarak vizyonunu belirlemiştir demek eksik bir açıklamadır. ‘Turizm Kenti’nden önce vizyon metninde ‘Kentsel değerlerini sürdürülebilir gelişme anlayışıyla bütünleştiren ve plânlayan; evrensel değerlerden hareketle katılımcı yerel demokrasi anlayışını benimseyen’ cümleleri gelmektedir ki, bu önemli 2 ilke, Hilton Kararı’nda dikkate alınmamıştır. Çanakkale merkezden Sarıçay üzerindeki 3 köprüyü geçerek Kepez-İzmir yönüne giden bütün araçların yolu, Hilton yapılması düşünülen kavşakta birleşmektedir. Çevresiyle birlikte düşünüldüğünde, bir afet anında ve günlük yaşamın yoğunluğunda ortaya çıkacak trafik, çok yakın gelecekte ciddi problemlere neden olacaktır.  Söz konusu alan ve yakın çevresini kapsayan alanlarda imar uygulamaları askıya alınarak Kent Eylem Plânı’na(KEP) uygun düzenlemeler yapılmalıdır. Konu,  kentte yaşayanların görüşleri alınarak bilimsel yaklaşımlarla geniş bir perspektifte tartışılmalıdır.  Temel kent ilkelerine bağlı kalarak Çanakkale kentinde, kıyılar başta olmak üzere bütün mücavir alanda yapılaşmalar durdurulmalıdır.   Halen yerleşmeye açık olan alanlar dışında kentsel gelişim alanları da yeniden, katılımcı ve mutlaka sağlıklı bir bilimsel altyapıdan hareketle yürütülecek süreçlerle ele alınmalıdır.  Çanakkale’nin daha iyi yaşanabilir bir kente dönüştürülebilmesi için, yerel idareler başta olmak üzere, deneyimli uzmanlar ve bilim insanlarıyla birlikte dikkatli bir analiz, çalışma, bilgi ve sorumlulukla kent imar plânlarının gözden geçirilerek, yenilenmesi sürecinin başlatılması için hemen harekete geçilmelidir” denildi.    Kent konseyinin yazılı açıklamasında, “Kamu arazisi üzerine yapılmasına izin verilen projenin, kent sakinlerinin ortak çıkarlarını ne düzeyde etkileyeceğinin,  çok yönlü olarak değerlendirilmediğini, Kararın ortak çıkarlar üzerinde oluşturacağı etkilerin farkında olunabileceği  bir tartışma-değerlendirme sürecinin de  kentte yaşanmadığını bilerek, Bütüncül ve ayrıntıları düşünülmeden verilen kararlar yerine, bilimin öncülüğünde  kentlilerin de haberdar ve bilgi sahibi olduğu katılımcı süreçlerle kararların verildiği demokrasisi güçlü bir kent yönetimi ve Çanakkale talebiyle ‘Hilton kararına’ itiraz ediyoruz” ifadelerine yer verildi.  
ÇANAKKALE Kent Konseyi Barbaros Mahallesi Yeni Vali Konağı yanındaki 10 bin metrekarelik alana yapılması planlanan Hilton Otelleri için bölgede 1 emsal, 7 kat görünümlü 21 metre yüksekliğinde binaya izin verilmesi yönündeki kararına itiraz etmeye hazırlanıyor.

Çanakkale Belediyesinin olağanüstü Temmuz ayı Meclis toplantısındaki tek gündem maddesinde Barbaros Mahallesi Yeni Vali Konağı yanındaki Özel İdaresi arsasına yapılması planlanan Hilton Otelleri için bölgede 1 emsal, 7 kat görünümlü 21 metre yüksekliğinde bina için imar izni Meclis üyelerine sunulan proje, 20 kabul ve 8 ret oyuyla kabul edilmişti.

İTİRAZ ETMEYE HAZIRLANIYOR

Kentte tartışmalara neden olan karar için, Çanakkale Kent Konseyi ‘Sahiller hepimizin çalışma grubu’ bir çalışma yaptı. Kent konseyi çalışma grubu tarafından hazırlanan raporda, sahile Hilton oteli yapılması yönündeki karara itiraz edileceği, bu itirazın da Belediye Meclisi Eylül ayı toplantısında meclise sunulacağı belirtildi.

 Kent Konseyinden yapılan yazılı açıklamada, Çanakkale kenti ve özellikle kıyılarının doğal ortam özelliklerinde 2 hususun öne çıktığı dikkat çekildi. Kıyılardaki aşırı yapılaşmanın kıyılardaki hava akımını bozarak ısıtma ve soğutma ihtiyacının artışına neden olacağı, buna ek olarak kıyılardaki aşırı yapılaşmanın hava dolaşımını engelleyeceğinden hava kirliliğine de neden olacağı vurgulandı. Çanakkale kıyılarının halkın yoğun ilgisini çektiği ve aktif bir şekilde kullanıldığı da belirtilen raporda doğal özellikleri dikkate alınarak plânlama yapılması gerektiği belirtildi.

 

 Kent Konseyinin ayrıca raporda, ayrıca şu hususlara da dikkat çekildi; “Çanakkale Kent Eylem Planı (KEP) çalışmasında kıyılar ayrı bir çalışma grubunda ele alınmıştır. Çanakkale KEP’te,  ‘Deniz ve Kıyı Yönetimi Eylem Plânı’ iki temel politika üzerine oturmuştur; a) Kıyı şeridini toplumun tüm kesimlerinin kullanmasını sağlamak. b) Deniz ve kıyıların kullanımını çeşitlendirmek ve kentlinin daha etkin yararlanmasını sağlamak.  Çanakkale KEP Kent Konseyi genel kurulunda ve  Çanakkale Belediye Meclisinde görüşülerek kabul edilmiştir. Bu durumda Çanakkale KEP, Çanakkale Belediye Meclisinin karar alırken dikkat etmesi gereken bir belge niteliğindedir. 13 Haziran 2013’te Kent Konseyi genel kurulunda görüşülerek, oy birliği ile kabul edilen ‘Çanakkale Kenti Seçmen Beyannamesi’, seçilen Belediye Başkanı ve Belediye Meclis Üyesi olarak tüm adayların hem seçim öncesi çalışmalarında hem de seçildikten sonraki çalışmalarında temel alabileceği ve kentlilerin bu prensipler çerçevesinde uygulamaları takip edebileceği, denetleyebileceği, yerel yönetim ile halk arasında imzalanmış bir sözleşmedir. Sözleşme, kentsel gelişmenin demokratik sürecine dikkat çeken maddeler içermektedir: 1. Bütünleşik kıyı kullanımı çalışması yapılarak kent-kıyı etkileşiminin dengeli ve toplum yararına en etkin bir biçimde kullanımının sağlanması, 2. Kentin gelişme alanlarının bilimsel verileri dikkate alınarak ve katılımcı bir anlayışla belirlenerek kentsel kaynaklı sorunların oluşmadan önlenmesi, 3. Uygulanacak tüm kararlardan halkın haberdar olmasını, karar oluşturulmadan önce Kent Konseyi yoluyla halkla birlikte, demokratik katılımcı bir anlayış ve tarafsız bir şekilde kararların alınması, 4. Kent ve çevresini etkileyecek tüm projelerin seçilmiş temsilciler, hak ve ihtiyaç sahipleri ve halk tarafından inceleme ve denetlemeye açılması. Anayasasının, 43. Maddesinde ‘deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetileceği’,  56. Maddesinde ise ‘herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu’ belirtilmiştir.”

 

 Raporda, İl Özel İdaresi yerine yapılmak istenen ‘Hilton Oteli projesi’nin, ‘Çanakkale KEP’ içeriğine, ‘Çanakkale Kent Seçmen Beyannamesi’ ilkelerine, ‘Anayasa’ya ve ‘Avrupa Kentsel Şartı’na uygun bir proje olmadığı belirtilerek, “Bu gerekçelerle İl Özel İdaresi tarafından kamu malı olan arazi üzerine yaptırılmak istenen Hilton Oteli projesine izin verilmemelidir. Belediye Meclisi ve İl Özel İdaresi, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.  Çanakkale ‘turizm kenti’ olarak vizyonunu belirlemiştir demek eksik bir açıklamadır. ‘Turizm Kenti’nden önce vizyon metninde ‘Kentsel değerlerini sürdürülebilir gelişme anlayışıyla bütünleştiren ve plânlayan; evrensel değerlerden hareketle katılımcı yerel demokrasi anlayışını benimseyen’ cümleleri gelmektedir ki, bu önemli 2 ilke, Hilton Kararı’nda dikkate alınmamıştır. Çanakkale merkezden Sarıçay üzerindeki 3 köprüyü geçerek Kepez-İzmir yönüne giden bütün araçların yolu, Hilton yapılması düşünülen kavşakta birleşmektedir. Çevresiyle birlikte düşünüldüğünde, bir afet anında ve günlük yaşamın yoğunluğunda ortaya çıkacak trafik, çok yakın gelecekte ciddi problemlere neden olacaktır.  Söz konusu alan ve yakın çevresini kapsayan alanlarda imar uygulamaları askıya alınarak Kent Eylem Plânı’na(KEP) uygun düzenlemeler yapılmalıdır. Konu,  kentte yaşayanların görüşleri alınarak bilimsel yaklaşımlarla geniş bir perspektifte tartışılmalıdır.  Temel kent ilkelerine bağlı kalarak Çanakkale kentinde, kıyılar başta olmak üzere bütün mücavir alanda yapılaşmalar durdurulmalıdır.   Halen yerleşmeye açık olan alanlar dışında kentsel gelişim alanları da yeniden, katılımcı ve mutlaka sağlıklı bir bilimsel altyapıdan hareketle yürütülecek süreçlerle ele alınmalıdır.  Çanakkale’nin daha iyi yaşanabilir bir kente dönüştürülebilmesi için, yerel idareler başta olmak üzere, deneyimli uzmanlar ve bilim insanlarıyla birlikte dikkatli bir analiz, çalışma, bilgi ve sorumlulukla kent imar plânlarının gözden geçirilerek, yenilenmesi sürecinin başlatılması için hemen harekete geçilmelidir” denildi.

 

 Kent konseyinin yazılı açıklamasında, “Kamu arazisi üzerine yapılmasına izin verilen projenin, kent sakinlerinin ortak çıkarlarını ne düzeyde etkileyeceğinin,  çok yönlü olarak değerlendirilmediğini, Kararın ortak çıkarlar üzerinde oluşturacağı etkilerin farkında olunabileceği  bir tartışma-değerlendirme sürecinin de  kentte yaşanmadığını bilerek, Bütüncül ve ayrıntıları düşünülmeden verilen kararlar yerine, bilimin öncülüğünde  kentlilerin de haberdar ve bilgi sahibi olduğu katılımcı süreçlerle kararların verildiği demokrasisi güçlü bir kent yönetimi ve Çanakkale talebiyle ‘Hilton kararına’ itiraz ediyoruz” ifadelerine yer verildi.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.