Gökhan Açıkladı O “Şerefsizler” Bir Kaç Kişi ve Kendilerini Çok İyi Biliyorlar

Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan geçtiğimiz hafta şehrin gündemini meşgul eden Kent Konseyine yönelik bazı eleştirilere cevap için bir basın toplantısı düzenlemiş ve Kent Konseyinin çalışma sistemi hakkında kamuoyunu bilgilendirmişti. Ayrıca bu toplantıda Temmuz ayı olağanüstü meclisinde gündem konusu olan Hilton Oteli projesine ait bilgilere vererek, projenin belediye meclisi gündemine nasıl geldiğine dair detaylı bir bilgilendirme yapmıştı. Başkan Gökhan’ın Kent Konseyi ve belediyenin bayan çalışanları ile ilgili sosyal medyada küfre varan hakaretlerde bulunanlarla ilgili olarak “şerefsizler” diye itham etmesi üzerine AK Parti Çanakkale İl Başkanı Erdener Can “Kent Konseyi Eleştirilemez Değildir” diyerek bir açıklamasında bulunmuştu. Aynı açıklamada Can; “Kamuoyunun eleştirilerine, görüşlerine ‘şerefsizler’ gibi hakaret içeren sözlerle karşı gelmek asla demokrasi ve demokratik anlayışla bağdaştırılamaz” sözleriyle tepkisini ortaya koymuştu. Yaşananlar üzerine Başkan Gökhan yeni bir açıklama yaparak “Kent Konseyine, bu kentte yaşayan herkes, tabii ki dokunabilir dokunulmaz değildir” sözleriyle konseye yapılan eleştirilerin haksız olduğunu savundu. Ayrıca Başkan Gökhan “şerefsizler” ifadesini yalnızca ve yalnızca, Kent Konseyi yönetimine talip olup, yapılan seçimde başarılı olamayan ve ardında buldukları her fırsatta, Kent Konseyi çalışmalarını ve yönetimini yeren ve kendilerini de çok iyi bilen birkaç kişi için söylediğini ifade etti.

Başkan Gökhan’ın açıklamaları şu şekilde; “Temmuz ayı olağanüstü meclisinin gündem konusu hakkında var olan tüm bilgiler kamuoyu ile paylaşılmış olmasına rağmen, bu durum üzerinden kafa karışıklığı yaratmaya teşne bir topluluk var ki, son olarak AKP Çanakkale İl Başkanı Sayın Erdener Can’da bu durumdan nasibini almış.
Söz konusu meclis toplantısı ve alınan kararın ardından, eski defterleri açıp tarafları karşı karşıya getirme çabasına düşen, durumu kaşıyarak derinleştirmeye çalışan, yetinmeyip bu durumla Çanakkale Kent Konseyini de ilişkilendirip itibarsızlaştırmaya çalışan topluluğa karşı geçtiğimiz hafta basına bir açıklama yaptım.
Çünkü zamanlarının büyük bölümünü sosyal medyada geçirip, bu mecralar üzerinden kişileri, kurumları karalayıp, insanların kişilik haklarına ağır hakaretler eden bu topluluğa karşı birilerinin söz söylemesi şart olmuştu. O kişi de ben oldum, çünkü kantarın topuzunu kaçıran, ne yazık ki bazılarının da seçilmişlerden oluştuğu bu kişilerin taarruza geçtiği kişiler, temsilcisi olduğum kurumun çatısı altında çalışan bayanlardan oluşmaktaydı. Eleştiri yağmurlarına tutulan kurum da, oluşumu ve sürdürebilirliği için uzun yıllar boyunca büyük emekler verdiğimiz, başarılı çalışmaları ile Türkiye’nin dört bir yanında örnek gösterilen Çanakkale Kent Konseyi idi.
Basın toplantısında kimsenin aklında soru işaret kalmaması adına, mecliste görüşülen imar plan tadilatı dosyası hakkında tüm süreci ve ilişkilendirilen diğer dosya arasında ki farkları bir kez daha, uzun uzun anlattım.
Ardından bu dosya fırsat bilinerek Kent Konseyine ve çalışanlarına yapılan saldırılara karşı da tepkimi ifade ettim. Ancak Sayın Can, eleştiri getirdiğim kişilerin sosyal medyada Çanakkale Belediyesi’nin kadın bir çalışanına, bir üst düzey yöneticisine ve şahsıma yaptığı hakaretleri, yakışıksız ifadeleri okumadan bu açıklamayı yapmış olacak ki, “Kamuoyunun eleştirilerine, görüşlerine ‘şerefsizler’ gibi hakaret içeren sözlerle karşı gelmek asla demokrasi ve demokratik anlayışla bağdaştırılamaz” demiş.
Oysa ki eleştirilerim yalnızca ve yalnızca, Kent Konseyi yönetimine talip olup, yapılan seçimde başarılı olamayan ve ardında buldukları her fırsatta, Kent Konseyi çalışmalarını ve yönetimini yeren ve kendilerini de çok iyi bilen birkaç kişinin yakışıksız ifadelerine idi. Sayın Can’ın da ifade ettiği gibi Kent Konseyine, bu kentte yaşayan herkes, tabii ki dokunabilir dokunulmaz değildir. Ayrıca Kent Konseyi, iktidarlarında herkesin çok iyi bildiği “dokunanın yanacağı” gizliliklerde barındırmaz. Demokrasi anlayışımı da eksik ve yanlış bulan, sözlerimi bir Belediye Başkanına yakıştıramayan AKP İl Başkanı Erdener Can’a; siyasette, özel yaşamda ya da profesyonel iş yaşamında birlikte çalıştığı bayan arkadaşlarına karşı, terbiye sınırlarını aşan ifadelerle karşılaştığında, takınacağı tutumla ilgili de empati yapmasını tavsiye ederim. Bir tavsiyem de, İl Başkanlığı görevini yürüttüğü partisinin, Kent Konseyi ve çalışmaları ile daha yakın ilişkiler içinde bulunması yönünde olacaktır. Zira Kent Konseyi herkesindir ve herkesin düşüncesine ihtiyacı vardır. Kent Konseyi, kenti oluşturan tüm kurum ve kuruluşların, demokrasinin vazgeçilmezi Sivil Toplum Kuruluşlarının yani halkın katılımdan beslenir ve ancak derdi sadece yaşadığı kent olanların katılımıyla büyüyüp, gelişir.”