Yakın Gelecekte Dış Politika Kaynaklı Sorunlarımız Azalacak

Güncel 30.06.2016 - 00:00, Güncelleme: 02.09.2021 - 15:40
 

Yakın Gelecekte Dış Politika Kaynaklı Sorunlarımız Azalacak

Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) Meclis Başkanı Osman Okyay, meclis toplantısında Türkiyeʹnin İsrail ve Rusyaʹyla ilişkilerinde normalleşmeye gitmesine değinerek memnuniyetini dile getirdi.
ÇTSO Meclis Başkanı Osman Okyay, gündem maddelerine geçilmeden önce yaptığı konuşmada, Türkiye'nin İsrail ve Rusya ile ilişkilerinde normalleşmeye gitmesine değindi. Türkiye'nin dünyada yaşanan ayrışmanın tersine bir pozisyon almaya ve komşularıyla iyi ilişkiler geliştirmeye başlamasının, iş dünyasını mutlu ettiğini belirtti. İsrail'le varılan mutabakat, Rusya ile başlatılan iletişim ve arkasından sorunlu olunan diğer ülkelerle başlaması muhtemel ilişkilerle yakın gelecekte dış politika kaynaklı sorunlarımızın azalacağını işaret eden Okyay, sözlerine şöyle devam etti: 2016 Yılının İlk Yarısını Başarılı Sayılabilecek Bir Performansla Tamamladığımız Söylenebilir "Türkiye'nin, yaşanan tüm bu menfi gelişmelere karşın Avrupa Birliği ile olan ilişkilerini ilerletme iradesi de son derece doğru bir yaklaşım. Değerli meclis üyelerimiz, yılın ilk yarısını inanılmaz bir gündem yoğunluğu ile tamamladık. Terörle yoğun mücadeleden hükümet değişikliğine kadar bir dizi önemli gelişme yaşadık. Doğrusu, bütün bu şartlar altında 2016 yılının ilk yarısını başarılı sayılabilecek bir performansla tamamladığımız söylenebilir. Yılın ilk çeyreğinde elde edilen yüzde 4.8'lik büyüme, ağırlıklı olarak tüketime yaslansa da ekonomimizin güçlü potansiyelinin devam ettiğini gösteriyor. İkinci çeyrekteki göstergeler ılımlı bir yavaşlamaya işaret etse de bu yılı hedef büyümeyi yakalayarak tamamlamamız imkan dahilinde. Ancak yılın geri kalan döneminde başta FED'in faiz kararı olmak üzere, enerji fiyatlarının yükselmesi, turizmdeki sorunlar gibi önemli risklerin olduğunu görmezden gelmemek gerekir. Türkiye'nin Pozitif Ayrışmasını Hızlandıracaktır Bu noktada Merkez Bankası'nın faiz indirimlerine yoğunlaşmasını önemli buluyoruz. Ancak bu indirimin piyasa fiyatlarına da eş zamanlı olarak yansımasının temin edilmesi şart. İş dünyası olarak bizim bu çerçevede anlık gelişmelerden çok daha fazla önemsediğimiz şey, hükümetin, yaşanan tüm kaosa rağmen reform yapma iradesini muhafaza ediyor olması. Dünya ekonomisi bir patinajdayken üst üste gündeme alınan reform paketleri, kararlı bir uygulama takvimiyle Türkiye'nin pozitif ayrışmasını hızlandıracaktır. Ülkemizin üretim ekonomisi ile büyümesi elzemdir ve Ankara'da da bu konuda bir görüş birliğinin hakim olduğunu izliyoruz. Çünkü yatırım, alın teri ve emekle büyümek gerçek bir büyüme modelidir. Aksi halde tıpkı 2008 küresel krizinde olduğu gibi, finansal piyasaların oyuncağı olmaktan kurtulamayız. Çünkü temelinde üretim olmayan ekonomiler er ya da geç duvara çarpıyor"
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) Meclis Başkanı Osman Okyay, meclis toplantısında Türkiyeʹnin İsrail ve Rusyaʹyla ilişkilerinde normalleşmeye gitmesine değinerek memnuniyetini dile getirdi.

ÇTSO Meclis Başkanı Osman Okyay, gündem maddelerine geçilmeden önce yaptığı konuşmada, Türkiye'nin İsrail ve Rusya ile ilişkilerinde normalleşmeye gitmesine değindi. Türkiye'nin dünyada yaşanan ayrışmanın tersine bir pozisyon almaya ve komşularıyla iyi ilişkiler geliştirmeye başlamasının, iş dünyasını mutlu ettiğini belirtti. İsrail'le varılan mutabakat, Rusya ile başlatılan iletişim ve arkasından sorunlu olunan diğer ülkelerle başlaması muhtemel ilişkilerle yakın gelecekte dış politika kaynaklı sorunlarımızın azalacağını işaret eden Okyay, sözlerine şöyle devam etti:

2016 Yılının İlk Yarısını Başarılı Sayılabilecek Bir Performansla Tamamladığımız Söylenebilir

"Türkiye'nin, yaşanan tüm bu menfi gelişmelere karşın Avrupa Birliği ile olan ilişkilerini ilerletme iradesi de son derece doğru bir yaklaşım. Değerli meclis üyelerimiz, yılın ilk yarısını inanılmaz bir gündem yoğunluğu ile tamamladık. Terörle yoğun mücadeleden hükümet değişikliğine kadar bir dizi önemli gelişme yaşadık. Doğrusu, bütün bu şartlar altında 2016 yılının ilk yarısını başarılı sayılabilecek bir performansla tamamladığımız söylenebilir.

Yılın ilk çeyreğinde elde edilen yüzde 4.8'lik büyüme, ağırlıklı olarak tüketime yaslansa da ekonomimizin güçlü potansiyelinin devam ettiğini gösteriyor. İkinci çeyrekteki göstergeler ılımlı bir yavaşlamaya işaret etse de bu yılı hedef büyümeyi yakalayarak tamamlamamız imkan dahilinde. Ancak yılın geri kalan döneminde başta FED'in faiz kararı olmak üzere, enerji fiyatlarının yükselmesi, turizmdeki sorunlar gibi önemli risklerin olduğunu görmezden gelmemek gerekir.

Türkiye'nin Pozitif Ayrışmasını Hızlandıracaktır

Bu noktada Merkez Bankası'nın faiz indirimlerine yoğunlaşmasını önemli buluyoruz. Ancak bu indirimin piyasa fiyatlarına da eş zamanlı olarak yansımasının temin edilmesi şart. İş dünyası olarak bizim bu çerçevede anlık gelişmelerden çok daha fazla önemsediğimiz şey, hükümetin, yaşanan tüm kaosa rağmen reform yapma iradesini muhafaza ediyor olması. Dünya ekonomisi bir patinajdayken üst üste gündeme alınan reform paketleri, kararlı bir uygulama takvimiyle Türkiye'nin pozitif ayrışmasını hızlandıracaktır. Ülkemizin üretim ekonomisi ile büyümesi elzemdir ve Ankara'da da bu konuda bir görüş birliğinin hakim olduğunu izliyoruz. Çünkü yatırım, alın teri ve emekle büyümek gerçek bir büyüme modelidir. Aksi halde tıpkı 2008 küresel krizinde olduğu gibi, finansal piyasaların oyuncağı olmaktan kurtulamayız. Çünkü temelinde üretim olmayan ekonomiler er ya da geç duvara çarpıyor"

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.