Tuna Göçmen Trajedisine Sessiz Kalmadı

Güncel 02.10.2015 - 00:00, Güncelleme: 02.09.2021 - 15:40
 

Tuna Göçmen Trajedisine Sessiz Kalmadı

MHP Çanakkale Milletvekili İbrahim Kürşat Tuna Çanakkale için yaşamsal önem taşıyan mülteciler, insan tacirleri konusunun siyasi tabirle adeta ‘üstüne üstüne’ gidiyor. Türkiye’nin Batı kıyılarında giderek bir trajediye dönüşen göçmen kaçakçılığının ve insan ticaretinin önlenmesi, ulusal ve uluslararası boyutlarının araştırılması, toplumsal hayata etkilerinin incelenmesi, can ve mal kayıplarının tespiti ile bu olgunun nedenlerinin ve alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasa’nın 98. İç tüzüğün 104 ve 105 maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını isteyen Çanakkale Milletvekili Tuna’nın dün yaptığı açıklamada ise gündem oldu.
Önce durum tespiti yaptı MHP Çanakkale Milletvekili İbrahim Kürşat Tuna meclis araştırması isteminden önce yaptığı durum tespitinde “Çanakkale Ayvacık İlçesi de kıyılarının Yunanistan’ın Midilli Adası’na çok yakın olması dolayısıyla yoğun bir biçimde göçmen kaçakçılığına ve insan ticaretine sahne olmaktadır. İnsan kaçakçılarının silahlı olmaları ve bölge halkı üzerinde korku ve panik oluşturmaları bölgede güvenliği ve sosyal hayatı ciddi ölçüde tehdit etmektedir. Yine, özellikle son dönemlerde yasadışı yollarla ülkemize giriş ve çıkış yapan çok sayıda teröristin de bu yolu kullanması durumu daha da vahim bir hale getirmiştir. Aynı zamanda bir turizm bölgesi olan Ayvacık-Assos Bölgesi’nin bu gibi yasadışı faaliyetlerle anılır olması ilimiz ve ülkemiz için de önemli bir prestij kaybıdır. Çanakkale-Ayvacık, Balıkesir-Ayvalık, İzmir-Çeşme, Muğla-Bodrum gibi pek çok yerleşim yerimiz, ülkemizdeki göçmen kaçakçılığı ve insan ticaretini trafiğinin aslında son noktalarındandır. Bu ticaretin esas pazarı olarak nitelendirebileceğimiz bölgeler İstanbul-Aksaray, İzmir-Basmane semtleridir. Bu bölgelerden son noktalara varılana dek kullanılan ulaşım ağı üzerinde ne yazık ki, denetimlerde önemli zafiyetler yaşanmaktadır” dedi. Sonra meclis araştırması istedi MHP’li Tuna, “Bu çerçevede, göçmen kaçakçılığının izlediği seyir bu konunun daha kapsamlı ve çok boyutlu bir şekilde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ele alınmasını mecburi hale getirmektedir. Konuyla ilgili tüm kamu kurumlarının ile sivil toplum kuruşlarının temsilcilerini ve üniversitelerden uzman akademisyenleri davet ederek konuyu etraflıca tartışmak; gerektiğinde sahada incelemeler yapmak ve sorunu tüm boyutlarıyla ortaya koyarak anlamak ve bu konuda alınacak tedbirleri belirlemek; Hükümete politika tavsiyesinde bulunmak; ihtiyaç halinde TBMM nezdinde kanun teklifinde bulunmak, hem aziz milletimize karşı anayasal bir görevimizdir hem de insani ve vicdani sorumluluğumuzdur. Her gün şahit olduğumuz can kayıplarının ve diğer nice elim olayın daha fazla yaşanmaması için, bunların sebeplerinin derinlemesine araştırılması, gerekli önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasa’nın 98, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederim” şeklinde konuştu. Son açıklama gündem oldu Meclis araştırması isteminden sonra konuyu kamuoyuna duyuran ve etkili mesajlar veren Tuna, dünde yaptığı analiz şeklindeki açıklama ile gündem oldu. MHP milletvekili Tuna ,  insan ticareti rakamlarının her sene giderek arttığını ve çeşitli kurumların yayınladığı rakamların birbirini tutmamasının kamuoyuna ciddi soru işaretlerine neden olduğunu savundu.  Bu durumun bütüncül bir devlet politikasının uygulanmadığın ve insan kaçakçılığı ile gereği gibi mücadele edilmediğinin bir göstergesi olduğunu belirten Tuna, “Devletin bu politikasızlığının ve koordinasyonsuzluğunun bedelini ise hem hayatlarını, geleceklerini, mal varlıklarını, ailelerini kaybeden kaçakçılık kurbanları masum insanların hemde bu kaçakçılık güzergahında yaşamakta olan masum yerel halkın ödemekte. Devletin her iki tarafı da sahipsiz ve korumasız bıraktığını gören insan ticareti mafyası ise artık giderek arsızlaşmış vaziyettedir.” dedi. MHP Çanakkale Milletvekili İbrahim Kürşat Tuna, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) basın toplantısı düzenledi. Hükümetin Ortadoğu ve Suriye’de yanlış ve hatalı politikaları dolayısıyla ülkenin çok büyük bir göç baskısı altında kaldığını vurgulayan Tuna, “Ülkemize gelen göçmenlere karşı hükümetin bütüncül bir politika uygulayamadığını hep birlikte müşahede ediyoruz. Bu durum ülkemizi dünyada insan kaçakçılığının, insan kaçakçılığını trafiğinin neredeyse tam ortasına oturtmuş vaziyette.” diye konuştu. Devletin Politikasızlığı ve Koordinasyonsuzluğunun Bedelini Hem Kaçakçılık Kurbanları Hem de Yerel Halk Ödüyor Gerek ulusal ve uluslararası mevzuat gerekse kurumların hazırladığı stratejik plan ve eylem planı benzeri dökümanların Türkiye’de İçişleri Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığı gibi kurumlara çeşitli görevler yüklendiğini kaydeden Tuna, şöyle konuştu: “Hatta 2013 yılında bizzat bu işleri koordine etmesi için Göz İdaresi altında 180 milyon lira bütçeli ve 81 ilde teşkilatı olan bir kurum kuruldu. Türkiye’de bu suçla ilgili olarak 200’li yılların başından itibaren kağıt üzerinde mücadele edilmektedir. İlgili uluslararası sözleşmeler onaylanmış yasal düzenlemeler yapılmış güvenlik güçleri ve yargı mensuplarına yönelik eğitimler yapılmış ve bir mağdur destek sistemi oluşturulmuştur. Ancak sahaya inildiğinde durumun hiçte öyle olmadığı görülmektedir. İnsan ticareti rakamları her sene giderek artmakta ve çeşitli kurumların yayınladığı rakamların birbirini tutmaması kamuoyuna ciddi soru işaretlerine neden olmaktadır. Bu durum bütüncül bir devlet politikasının uygulanmadığın ve insan kaçakçılığı ile gereği gibi mücadele edilmediğinin bir göstergesi durumundadır. Bu çerçevede konuyla ilgili olarak MHP grubundan 28 milletvekili arkadaşımızın imzası ile 4 Eylül tarihinde bir meclis araştırması önergesi verilmiştir. Meclis'in çalışmalarına son vermesi bu konunun yeni yasama dönemine kadar gündeme alınmasını olanaksız hale getirmekte. Fakat MHP olarak bizler bu konunun öneminin farkındayız. Yeni yasama döneminde de bu konuyu tekrar gündeme getirerek bir Meclis araştırma komisyonunun oluşturulması için elimizden gelen gayreti sarf edeceğiz.”
MHP Çanakkale Milletvekili İbrahim Kürşat Tuna Çanakkale için yaşamsal önem taşıyan mülteciler, insan tacirleri konusunun siyasi tabirle adeta ‘üstüne üstüne’ gidiyor. Türkiye’nin Batı kıyılarında giderek bir trajediye dönüşen göçmen kaçakçılığının ve insan ticaretinin önlenmesi, ulusal ve uluslararası boyutlarının araştırılması, toplumsal hayata etkilerinin incelenmesi, can ve mal kayıplarının tespiti ile bu olgunun nedenlerinin ve alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasa’nın 98. İç tüzüğün 104 ve 105 maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını isteyen Çanakkale Milletvekili Tuna’nın dün yaptığı açıklamada ise gündem oldu.

Önce durum tespiti yaptı

MHP Çanakkale Milletvekili İbrahim Kürşat Tuna meclis araştırması isteminden önce yaptığı durum tespitinde “Çanakkale Ayvacık İlçesi de kıyılarının Yunanistan’ın Midilli Adası’na çok yakın olması dolayısıyla yoğun bir biçimde göçmen kaçakçılığına ve insan ticaretine sahne olmaktadır. İnsan kaçakçılarının silahlı olmaları ve bölge halkı üzerinde korku ve panik oluşturmaları bölgede güvenliği ve sosyal hayatı ciddi ölçüde tehdit etmektedir. Yine, özellikle son dönemlerde yasadışı yollarla ülkemize giriş ve çıkış yapan çok sayıda teröristin de bu yolu kullanması durumu daha da vahim bir hale getirmiştir. Aynı zamanda bir turizm bölgesi olan Ayvacık-Assos Bölgesi’nin bu gibi yasadışı faaliyetlerle anılır olması ilimiz ve ülkemiz için de önemli bir prestij kaybıdır. Çanakkale-Ayvacık, Balıkesir-Ayvalık, İzmir-Çeşme, Muğla-Bodrum gibi pek çok yerleşim yerimiz, ülkemizdeki göçmen kaçakçılığı ve insan ticaretini trafiğinin aslında son noktalarındandır. Bu ticaretin esas pazarı olarak nitelendirebileceğimiz bölgeler İstanbul-Aksaray, İzmir-Basmane semtleridir. Bu bölgelerden son noktalara varılana dek kullanılan ulaşım ağı üzerinde ne yazık ki, denetimlerde önemli zafiyetler yaşanmaktadır” dedi.

Sonra meclis araştırması istedi

MHP’li Tuna, “Bu çerçevede, göçmen kaçakçılığının izlediği seyir bu konunun daha kapsamlı ve çok boyutlu bir şekilde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ele alınmasını mecburi hale getirmektedir. Konuyla ilgili tüm kamu kurumlarının ile sivil toplum kuruşlarının temsilcilerini ve üniversitelerden uzman akademisyenleri davet ederek konuyu etraflıca tartışmak; gerektiğinde sahada incelemeler yapmak ve sorunu tüm boyutlarıyla ortaya koyarak anlamak ve bu konuda alınacak tedbirleri belirlemek; Hükümete politika tavsiyesinde bulunmak; ihtiyaç halinde TBMM nezdinde kanun teklifinde bulunmak, hem aziz milletimize karşı anayasal bir görevimizdir hem de insani ve vicdani sorumluluğumuzdur. Her gün şahit olduğumuz can kayıplarının ve diğer nice elim olayın daha fazla yaşanmaması için, bunların sebeplerinin derinlemesine araştırılması, gerekli önlemlerin belirlenmesi amacıyla Anayasa’nın 98, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederim” şeklinde konuştu.

Son açıklama gündem oldu

Meclis araştırması isteminden sonra konuyu kamuoyuna duyuran ve etkili mesajlar veren Tuna, dünde yaptığı analiz şeklindeki açıklama ile gündem oldu. MHP milletvekili Tuna ,  insan ticareti rakamlarının her sene giderek arttığını ve çeşitli kurumların yayınladığı rakamların birbirini tutmamasının kamuoyuna ciddi soru işaretlerine neden olduğunu savundu. 

Bu durumun bütüncül bir devlet politikasının uygulanmadığın ve insan kaçakçılığı ile gereği gibi mücadele edilmediğinin bir göstergesi olduğunu belirten Tuna, “Devletin bu politikasızlığının ve koordinasyonsuzluğunun bedelini ise hem hayatlarını, geleceklerini, mal varlıklarını, ailelerini kaybeden kaçakçılık kurbanları masum insanların hemde bu kaçakçılık güzergahında yaşamakta olan masum yerel halkın ödemekte. Devletin her iki tarafı da sahipsiz ve korumasız bıraktığını gören insan ticareti mafyası ise artık giderek arsızlaşmış vaziyettedir.” dedi.

MHP Çanakkale Milletvekili İbrahim Kürşat Tuna, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) basın toplantısı düzenledi. Hükümetin Ortadoğu ve Suriye’de yanlış ve hatalı politikaları dolayısıyla ülkenin çok büyük bir göç baskısı altında kaldığını vurgulayan Tuna, “Ülkemize gelen göçmenlere karşı hükümetin bütüncül bir politika uygulayamadığını hep birlikte müşahede ediyoruz. Bu durum ülkemizi dünyada insan kaçakçılığının, insan kaçakçılığını trafiğinin neredeyse tam ortasına oturtmuş vaziyette.” diye konuştu.

Devletin Politikasızlığı ve Koordinasyonsuzluğunun Bedelini Hem Kaçakçılık Kurbanları Hem de Yerel Halk Ödüyor

Gerek ulusal ve uluslararası mevzuat gerekse kurumların hazırladığı stratejik plan ve eylem planı benzeri dökümanların Türkiye’de İçişleri Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığı gibi kurumlara çeşitli görevler yüklendiğini kaydeden Tuna, şöyle konuştu: “Hatta 2013 yılında bizzat bu işleri koordine etmesi için Göz İdaresi altında 180 milyon lira bütçeli ve 81 ilde teşkilatı olan bir kurum kuruldu. Türkiye’de bu suçla ilgili olarak 200’li yılların başından itibaren kağıt üzerinde mücadele edilmektedir. İlgili uluslararası sözleşmeler onaylanmış yasal düzenlemeler yapılmış güvenlik güçleri ve yargı mensuplarına yönelik eğitimler yapılmış ve bir mağdur destek sistemi oluşturulmuştur. Ancak sahaya inildiğinde durumun hiçte öyle olmadığı görülmektedir. İnsan ticareti rakamları her sene giderek artmakta ve çeşitli kurumların yayınladığı rakamların birbirini tutmaması kamuoyuna ciddi soru işaretlerine neden olmaktadır. Bu durum bütüncül bir devlet politikasının uygulanmadığın ve insan kaçakçılığı ile gereği gibi mücadele edilmediğinin bir göstergesi durumundadır. Bu çerçevede konuyla ilgili olarak MHP grubundan 28 milletvekili arkadaşımızın imzası ile 4 Eylül tarihinde bir meclis araştırması önergesi verilmiştir. Meclis'in çalışmalarına son vermesi bu konunun yeni yasama dönemine kadar gündeme alınmasını olanaksız hale getirmekte. Fakat MHP olarak bizler bu konunun öneminin farkındayız. Yeni yasama döneminde de bu konuyu tekrar gündeme getirerek bir Meclis araştırma komisyonunun oluşturulması için elimizden gelen gayreti sarf edeceğiz.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.