“HAKKIMIZ OLANI İSTİYOR, KADRO MÜCADELEMİZE DESTEK BEKLİYORUZ”

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’nde, sözleşmeli olarak çalışan bazı personelin, 3 yıl sözleşmeli olarak görev yapmaları halinde 4/A kadrosu almalarına imkân sağlayan yasal düzenlemenin kabul edilmesinin ardından Toç Bir-Sen ve Bayındır Memur-Sen şubeleri 81 ilde ortak basın açıklamasında bulundu.

Kabul edilen yasaya tepkilerini göstermek amacıyla ülke genelinde eş zamanlı olarak düzenlenen basın açıklamasında, Tarım-Ormancılık ve Bayındır Çevre İnşaat Hizmet Kollarının Yetkili Sendikaları Toç Bir-Sen ve Bayındır Memur-Sen örgütlerinin ifadeleri yer aldı. Çanakkale’de yapılan basın açıklamasının ardından ise AK Parti Grup Başkanı Mehmet Naci Bostancı ve MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay’a konuyla ilgili mektup gönderdi. PTT’nin önünde düzenlenen basın açıklamasına Çanakkale Memur-Sen Çanakkale Şube Başkanı Suat Özen, Eğitim Bir Sen Çanakkale Şube Başkanı Resul Can, TOÇ Bir- Sen Çanakkale Şube Başkanı Osman Nuri Tatlı ve sivil toplum örgüt üyeleri katıldı.  EŞ ZAMANLI OLARAK MİLLETVEKİLLERİNE MEKTUP GÖNDERDİLER Toç Bir- Sen Çanakkale Şube Başkanı Osman Nuri Tatlı, yaptığı açıklamada, “Bugün burada, Tarım-Ormancılık ve Bayındır Çevre İnşaat Hizmet Kollarının Yetkili Sendikaları Toç Bir-Sen ve Bayındır Memur-Sen olarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen ve Sözleşmeli Personeli öz - üvey evlat diye ayrıştıran yasa teklifindeki adaletsizliğin biran önce düzeltilmesi noktasında sesimizi duyurmak için biraya geldik. Toç Bir-Sen ve Bayındır Memur-Sen İl ve Şube Başkanlıklarımızca; 81 ilde eş zamanlı olarak milletvekillerimize mektup gönderiyor ve bir kez daha ‘hakkımız olanı istiyor, kadro mücadelemize destek bekliyoruz’ diye haykırıyoruz” dedi.  “İLGİLİLERİ AKLISELİM DAVRANMAYA DAVET EDİYORUZ” Tatlı, “Hatırlanacağı gibi geçtiğimiz günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde sözleşmeli personelin sözleşme sürelerinin 4+2'den 3+1’e düşürülmesine yönelik içinde pek çok eksikliğin ve eşitsizliğin dolu olduğu yasa kabul edildi. Sözleşmeli olarak görev yapan; öğretmen, sağlık çalışanı ve din görevlilerinden bir kısmına yönelik yapılan söz konusu iyileştirmede; diğer kamu kurumlarında ve unvanlarda görev yapan personelin yer almaması hiç kuşkusuz çalışma barışını derinden sarsacak, çalışanların moral ve motivasyonunu düşürecektir. Sorun çözmekten ziyade sorunları çoğaltıp çalışma barışım ve adaletini yerle bir eden bu düzenleme bu haliyle asla doğru değildir. Yıllardır, 'İş Güvencesi Kırmızı Çizgimiz' diyerek her platformda kadrolu istihdamın hayati bir gereklilik olduğu bilinciyle 4/B’li (sözleşmeli) kardeşlerimizin 4/A kadrosuna geçirilmesi için mücadele ederken, bugün bir de sözleşmeli personeli bu düzenlemeyle kendi aralarında eşitsizce ayıran kanuni düzenleme hiç bir şekilde kabul edilemez. Bazı kamu çalışanlarını bu düzenlemeyle sevindirirken diğerlerine üvey evlat muamelesi yapılması toplumsal ve çalışma hayatındaki dengeyi bozmanın yanı sıra Anayasamızın temel eşitlik ilkesiyle de asla bağdaşmamaktadır. Biran önce sözleşmeliği sona erdirecek ve ayrım yapmaksızın tüm sözleşmelileri kapsayacak şekilde, yeni bir adımın atılması için ilgilileri aklıselim davranmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.  “SÖZLERİNİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ” “Unutulmamalıdır ki düzenleme dışında kalan kamu görevlileri ayrıcalık değil sadece hakkı olanı talep etmektedir” diyen Tatlı, açıklamasını şu şekilde sonlandırdı: “Ayrıca, geçtiğimiz gün Meclis’teki Bazı Kanun ve KHK'Iarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin görüşüldüğü Genel Kurulda, Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Emrullah İşler’in 'Personel rejimine ilişkin farklı talepler olduğunu biliyoruz ve önümüzdeki dönemde AK Parti olarak bunları ilgili paydaşlar ve kurumlarla görüşerek kapsamlı bir şekilde ele alacağız’ sözlerinin de takipçisi olacağız.”