Ömercioğlunʹdan HDPʹye Oy Veren O CHPʹlilere Sert Tepki!

Çanakkale Belediyesi Temmuz ayı meclis toplantısına AK Parti Grup Başkanvekili Avukat Tülay Ömercioğlu’nun söyledikleri damgasını vurdu.

Ömercioğlu,“24 Haziran seçimlerine ilişkin yaptığı değerlendirmede İyi Partinin adaylarını, çamur siyaseti yaparak görünür olmaya çalışanlara halkımız prim vermedi” sözleriyle eleştirirken, Ülgür Gökhan’ın başkan yardımcısı CHP’li Rebiye Ünüvar için de sert sözler sarf etti. Ünüvar’ın sosyal medyadaki; “CHP yine tarihinin ona verdiği görevle İyi Parti’nin parlamentoya girmesini, HDP’nin baraj altı kalmasını engelliyor” sözlerini Ömercioğlu,“HDP barajı geçtiği için pilav dağıtan başkana da böyle başkan yardımcısı yakışırdı zaten” diyerek eleştirdi.  Ömercioğlu mecliste yaptığı konuşmada çok önemli olan bir seçimi geride bıraktıklarını belirterek, “Bu seçimin galibi demokrasidir, milli iradedir. 15 Temmuz’da darbecilerin tanklarını, toplarını, uçaklarını, helikopterlerini, silahlarını çıplak elleriyle durduran bu millet, bugün aynı ellerle istiklaline ve istikbaline hamdolsun sahip çıkmıştır. Bu seçimin galibi 81 milyon vatandaşımızın her bir ferdidir.  Türk siyasi tarihinin en yüksek katılımlı seçiminde sandığa giderek, bu demokrasi şölenine katılan vatandaşlarımız bu ülkenin yarınları için çok önemli bir karar vermişlerdir, ülkemiz artık Cumhurbaşkanlığı sistemine geçmiş bir yönüyle tam profesyonel bir yönetim anlayışını benimsemiştir, önümüzdeki günlerde kurulacak yeni kabinede de bu profesyonellik kendini gösterecek ve ülkemiz son birkaç yılda kaldığı operasyonları bu yeni yönetim anlayışıyla bertaraf edecektir” dedi.  “SEÇİMİN ERTESİ GÜNÜ BİR YOL HARİTASI ÇIKARDIK” Ömercioğlu şöyle devem etti; “Bizler 24 Haziran seçimlerinde birlikte yol yürüdüğümüz Milliyetçi Hareket Partisi mensuplarına ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Şehrimizin yeni seçilen vekillerine başarılar diliyor, özellikle partimin seçilecek yerden aday göstererek kadına ve Çanakkale’ye ne denli kıymet verdiğini gösteren vekilimiz Jülide İskenderoğlu kardeşimin vekilliğini ayrıca kutluyorum. İşte AK Parti ideallerinin sadece söylemde değil eylemde de gösteren bir partidir olduğunu bir yönüyle Jülide İskenderoğlu kardeşimin vekil seçilmesiyle de göstermiştir. Çanakkale’de partimiz 7 Haziran seçimlerinde en yakın partiyle aramızdaki 600 farkı 24 Haziran seçimlerinde 13 bine çıkararak çok büyük bir başarı elde etmiştir. AK Parti en çok Çanakkale’ye yakışır diyerek, birinci parti olmazsak ben bir daha buradan aday olmam diyerek Çanakkale’ye, Çanakkaleliye olan inancını gösteren grup başkanvekilimiz Bülent Turan’ın bu başarıda çok büyük emeği, katkısı vardır ben kendisine bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Aldığımız bu sonuç bize yetmez, bizim Çanakkale ile ilgili çok daha büyük hayallerimiz var bu hayallerimizin gerçek olması için merkezdeki oyumuzun artması gerekiyor bunun farkındayız. Daha seçimin ertesi günü bunun toplantısını yaparak bir yol haritası çıkardık, her şey Çanakkale için dedik, Çanakkale daha iyisini hak ediyor dedik ve çalışmamıza başladık.  Biz Çanakkale’de birinci parti olacağız derken, 4-0 biz alacağız diyenler derin bir sessizliğe gömülmüş ortalarda yokken biz seçimin daha ertesi günün sahadaydık, temel atma programlarımız vardı onları takip ettik, yapacak çok işimiz var dedik.”  “ÇAMUR SİYASETİ YAPARAK GÖRÜNÜR OLMAYA ÇALIŞANLARA HALKIMIZ PRİM VERMEDİ” Seçim sürecinin birkaç ufak tefek can sıkıcı meselenin dışında kazasız belasız atlatıldığını kaydeden Ömercioğlu, “Seçim sürecinde özellikle belediye meclisimizde de bir temsilcisi bulunan İyi Partinin iki vekil adayının hiç olmadık, ithamlarına, iftiralarına hakarete varan söylemlerine maruz kaldık ben inanıyorum ki buradaki arkadaşımız dahi o çıkışlardan rahatsız olmuştur. Cevap vermedik, görmezden geldik, halkımız 24 Haziran’da sandıkta cevabını verir dedik tam da dediğimiz gibi oldu. Çanakkale’de mağduru oynayanlar, adeta çamur siyaseti yaparak görünür olmaya çalışanlara halkımız prim vermemiş, onlara şehri temsil hakkını tanımamıştır” dedi  “BİZ TARİHİN CHP’YE TERÖR SEVİCİ BİR PARTİYİ MECLİSE SOKMASI İÇİN GÖREV VERDİĞİNE İNANMIYORUZ”. Seçim sonuçlarının Çanakkale için bir başka talihsizliği daha ortaya koyduğuna dikkat çeken Ömercioğlu, “Çanakkale’de binlerce şehidimizin kanıyla adeta sulanmış bu topraklarda terör sevici partinin Cumhurbaşkanı adayı 6 bin oy alırken HDP 14 bin oy almıştır. Terörün adeta uzantısı olan bir partinin sırf barajı geçsin diye birileri tarafından desteklenmesi bizi derinden yaralamıştır. Aradaki bu 8 bin oy farkını birilerinin izah etmesi gerekiyor diyorken ses çok uzaklardan değil. Buradan belediye başkan yardımcısı bir hanımefendiden geldi. Biz CHP’yi sadece İyi Partiyle, Saadet Partisiyle ittifak kurdu diye biliyorduk. Fakat ortada HDP ile gizli bir ittifakın olduğunu sayın başkan yardımcısı seçim sonrası yaptığı analizlerle ortaya koydu. Ne diyordu peki bu arkadaş, aynen şöyle diyordu; ‘CHP yine tarihinin ona verdiği görevle İyi Parti’nin parlamentoya girmesini, HDP’nin baraj altı kalmasını engelliyor’. Biz tarihin CHP’ye terör sevici bir partiyi meclise sokması için görev verdiğine inanmıyoruz. Bizim bildiğimiz CHP Atatürk’ün ve altı okun ilkerlerinde vatan, millet sevdalısı bir partiydi. Ama bu arkadaşın adeta itiraf niteliğindeki bu değerlendirmelerini ben Çanakkale halkının takdirine sunuyorum. HDP barajı geçtiği için pilav dağıtan başkana da böyle başkan yardımcısı yakışırdı zaten” ifadelerini kullandı.  “BU KONUN PARTİMİZE MAL EDİLMESİNİ KESİNLİKLE KABUL ETMİYORUZ” Üniversitede bir öğretim görevlisinin haddini aşan ifadelerinden ne denli rahatsızlık duyulduğunu buradaki arkadaşlar dile getirdi. Aynı rahatsızlığı biz de duyduk bu rahatsızlığımızı partimizin gerekli organlarıyla bir kamuoyu açıklaması yaparak da duyurduk. Bu söylemlerin savunulacak bir tarafı yoktur, bu ifadeleri kullanan şahsı ben burada mecliste bir kez daha kınıyorum. Üniversitemizde bu şahısla ilgili gerekli soruşturmanın başlatıldığını duyurmuştur. Bu kişinin partimizin üyesi olması dışında partimizde bir görevi de yoktur. Bu konun partimize mal edilmesini kesinlikle kabul etmiyoruz. Bu ülkede demokratik bir hukuk devletidir. Herkes fikrini söyleyebilmelidir ama ayrıştırıcı, aşağılayıcı bir dil kesinlikle kabul edilemez. Böylesi bir dili kullananlar da yasaların, yönetmeliklerin verdiği yetkilerle cezalandırılır. Üniversitemiz bu konuda gerekli adımı atmıştır. Bu konudan daha önceki mevzularda olduğu gibi bir siyaset üretmek, kurumları yıpratmayı doğru bulmadığımı özellikle belirtmek isterim. Cezası verilsin deniliyor evet altını tekrar tekrar çizerek bir hukukçu olarak söylüyorum. Yasalar, mevzuat ne diyorsa ona göre verilecek en ağır ceza verilir, bundan kimsenin zerre şüphesi olmasın. Ama bu cezanın verilmesine rağmen kurumların hedefe konulmasını doğru bulmadığımı belirtmek isterim.  YASALAR VE MEVZUAT ÇERÇEVESİNDE O ŞAHSA CEZASI VERİLDİ Ömercioğlu meclisteki konuşmasında şu konuları da dile getirdi; “Daha önce hepimizin canını sıkan Abdullah Akın mevzusu da buna benzer bir mevzuydu. Yasalar ve mevzuat çerçevesinde o şahsa cezası verildi. Belki verilen ceza bizi tatmin etmedi ama bizler hukuka, yasalara inanıyorsak verilen cezalar hoşumuza gitmese de tamam demesini bilmeliyiz. Akın mevzusunun da bu yönüyle bakılarak artık kapatılması gerektiğini bir hukukçu olarak ifade etmek isterim. Bizim çok daha önemli gündemlerimiz olmalı. Her meclis toplantısında bu meczubu yarım saat konulursak gerçekten vatandaşa ayıp etmiş oluruz. Yine de buna rağmen konu halen daha gündeme getirilirse de bunu fırsatçılık olarak gördüğümüzü söylemek isterim. Çünkü ortaya şöyle bir tablo çıkar; Siyasete üretemeyenler, bu mevzu üzerinden siyaset üretmeye çalışıyorlar bu yönüyle bakınca da ciddi bir samimiyetsizlik ortaya çıkar. O yüzden böylesi olayların bir daha yaşanmamasını ümit ederek, bu mevzuyu burada kapatmak isterim. “EĞER BU TEKLİFİM KABUL GÖRMEZ İSE BAKANLIĞA ŞİKÂYETTE BULUNACAĞIM” Daha önce mecliste gündeme getirmiştim, bir akaryakıt istasyonu yeri ile ilgili olarak hizmet gruplarının aylık 5 bin lira kirayla aldığı yere 110 bin lira kira vermeyi kabul eden firmanın ihaleye girmemesi için neden baskı yapıldığını sormuştum. Bir firmanın katıldığı ihale mi olur diye sormuştum. Çanakkale merkezde olan BP akaryakıt istasyonu için yıllar içinde ne kadar destekleme primi almıştır? Araştırdım alması gereken prim 5 yılda en az 5 milyon olması lazım en az. Bu yeni yapılacak mezarlığın karşısındaki yer içinde akaryakıt firmalarının en az 8 milyon destekleme primi vereceklerini öğrendim. Belediye hizmet grupları tek başına girdiği bu ihalede BP’den ne kadar alacaktır bunun mutabakatı yapılmıştır. Belediye hizmet grupları resmi hesaplarına eğer bu primler alınmışsa nasıl işlenmiştir? Ben bu sorularıma net bir cevap alamadım. Burada Çanakkale halkının rantı söz konusudur. Bu konu öyle bastırılarak geçiştirilecek bir konu değildir. Eğer bir problem yok diyorsanız ben var diyorum. Bu konuda bir komisyon oluşturalım, araştırsın bir rapor sunsun önümüzdeki mecliste detaylarını paylaşalım derim. Ben Çanakkale halkın rantını savunmak zorundayım. Tam da bu yüzden eğer bu teklifim kabul görmez ise ben Çanakkale halkı adına bu konuyu Bakanlık ve ilgili kurumla paylaşıp şikâyette bulunacağımı açıkça belirtmek isterim.”