Türkiye'nin En Büyük Adası "Damla Sakızı" Üretim Merkezi Oluyor

İlçeler 28.12.2021 - 11:56, Güncelleme: 28.12.2021 - 11:56
 

Türkiye'nin En Büyük Adası "Damla Sakızı" Üretim Merkezi Oluyor

Sakız Adası ile İzmir'in Çeşme ilçesinin bir bölümünde üretimi yapılan sakız ağacı, Türkiye'nin en büyük adası Gökçeada'da 30 dekar alanda yetiştirilmeye başlanacak.
Ege Denizi'nin kuzeyindeki önemli turizm destinasyonlarından 297 kilometrekare yüz ölçümüne sahip Gökçeada, kültürel varlıkları ve doğal zenginliklerinin yanı sıra son yıllarda tarımıyla da öne çıkıyor. Çanakkale İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce hazırlanan "Ada Rüzgarında Lezzetli Damla Sakızı Projesi" kapsamında adada sakız ağacından damla sakızı üretecek 27 üretici, 1490 fidanı 30 dekar alanda toprakla buluşturacak. Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürü Ramazan Eren, projenin ilk ayağını 2018 yılında adanın belli noktalarına sakız plantasyonu kurarak başlattıklarını söyledi. Gelişiminin iyi olduğunu belirledikleri sakız ağacının, özellikle kuzey rüzgarına kapalı, biraz daha güneye bakan yerlerde yetiştiğini gözlemlediklerini belirten Eren, "Geçen yıl da bunun üzerine demonstrasyonları kurduk. Bakanlığımız projeyi uygun gördü ve onayladı. Bize bir ödenek ayrıldı. Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü ile fidan üretimi için anlaştık. İzmir Çeşme'de enstitümüzün yetiştirdiği fidanlarımızı teslim aldık ve Gökçeada'ya getirdik." dedi. Eren, ilçeye getirilen 1490 damla sakızı ağacı fidanının üreticiler tarafından toprakla buluşturularak üretim aşamasına geçileceğini anlattı. "Gökçeada ilçemizde de ciddi bir sakız ağacı plantasyonu oluşturacağız" Arazi seçimi ve toprak analizlerinin yapıldığını, fidan dikimi ve bakımı konusunda üreticilere eğitim verildiğini bildiren Eren, şöyle konuştu: "Damla sakızı ya da sakız ağacı olarak bilinen ve tanınan bu ürün özellikle Yunanistan'dan ithal ettiğimiz bir ürün. Türkiye'de ise Çeşme'de yoğun bir sakız ağacı plantasyonu var. Burada yaşlı ağaçlar var. İnşallah biz bundan sonraki süreçte projemizi devam ettirip Gökçeada ilçemizde de ciddi bir sakız ağacı plantasyonu oluşturacağız. Burası özellikle turistik bir ilçemiz aynı zamanda. Buraya gelen ziyaretçilerimiz sakız ağaçlarını görebilecekler. Ayrıca ülkemizin damla sakızı ihtiyacına da ciddi bir katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Ayrıca biz bu projeyi hazırlarken özellikle birinci sınıf tarım arazilerini değil marjinal tarım arazisi dediğimiz, daha önce ekilip dikilmeyen atıl durumdaki tarım arazilerinde sakız ağacı fidanlarımızı diktiriyoruz. Böylelikle atıl tarım arazilerini de tarıma kazandırmış oluyoruz." Deneme üretiminde 50 fidandan 48'i tuttu Organik Tarım Koordinatörü ve Ziraat Mühendisi Muharrem Serttaş da Gökçeada'nın, ikliminin ve havasının güzel olduğunu dile getirdi. Ada tarımında mantar hastalıklarının görülmediğini vurgulayan Serttaş, "20 yıldır Gökçeada'da tarım yapmaktayım. Çok memnunum ve mutluyum. Gökçeada her zaman ilklere mühür basacak bir ada ve bir coğrafya. Çünkü su kaynakları kendinden yeterli, toprak yapısı çok güzel, iklimi çok güzel. Bilhassa rüzgarının sakız ağacına çok faydalı olacağını düşünüyoruz. Çünkü sakız ağacının sakızı, yaşadığı stresle elde ediliyor. Çok fazla rüzgara maruz kalacağı için gerekli stresi yaşayacağını ve kaliteli sakız vereceğini ümit ediyoruz. Bu anlamda adadaki üreticiler olarak önemli bir verim alacağımız kanaatindeyiz." değerlendirmesinde bulundu. Gökçeada'nın ilk üreticilerinden Uğur Sönmezışık ise denemelere 2018'de 50 fidanla başladıklarını, bunlardan 2'sini fire verdiklerini belirtti. "İhtiyaçlarımız fazlasıyla karşılandı" Özellikle geçen yıl sakız veriminin çok iyi olduğu bilgisini paylaşan Sönmezışık, "Tatlılarımızda, kahvelerde, kurabiyelerde kullandık. İhtiyaçlarımız fazlasıyla karşılandı. Aroması da gerçekten gayet iyi. Bunu Zeytinli köyünde sakız muhallebisi yapan üretici arkadaşlarımızın ürünlerinde test ettik. Sonuç gayet başarılıydı. Muhallebiyi yiyen Rum arkadaşlar çok beğendi. Çünkü onlar burada kullandıkları ürünleri Sakız Adası'ndan getiriyorlar. Onlar da gördükleri sonuç karşısında mutlu oldular." diye konuştu. Üreticilerden Ali Baki Usta da adanın geçmiş kültürünün geleceğe taşınmasında sakız ağacının çok önemli olduğuna işaret etti. Devletin bu konudaki desteklerini ve kendilerine sağladığı imkanları çok önemsediğini anlatan Usta, "Biz çok heyecanlandık. Buna destek olmak için fidanlarımızı teslim aldık. Dikime ve üretime başlıyoruz. İnşallah Gökçeada kısa süre içinde sakız üretimiyle de anılacak." ifadesini kullandı. Tepeköy'de yaşayan Alexandra Şaşırmaz ise zeytin ceviz ve bademden sonra adanın sakız ağacıyla buluştuğunu, üretime katkıda bulunmaktan mutluluk duyduğunu kaydetti. Gökçeada Dereköy Şahinkaya Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Azmi Nafi Uygun, adadaki yeni üretim faaliyetinin başarılı sonuçlanmasını temenni ederek, ilçenin kısa sürede önemli bir üretim merkezi ve marka haline dönüşmesini beklediklerini anlattı.
Sakız Adası ile İzmir'in Çeşme ilçesinin bir bölümünde üretimi yapılan sakız ağacı, Türkiye'nin en büyük adası Gökçeada'da 30 dekar alanda yetiştirilmeye başlanacak.

Ege Denizi'nin kuzeyindeki önemli turizm destinasyonlarından 297 kilometrekare yüz ölçümüne sahip Gökçeada, kültürel varlıkları ve doğal zenginliklerinin yanı sıra son yıllarda tarımıyla da öne çıkıyor.

Çanakkale İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce hazırlanan "Ada Rüzgarında Lezzetli Damla Sakızı Projesi" kapsamında adada sakız ağacından damla sakızı üretecek 27 üretici, 1490 fidanı 30 dekar alanda toprakla buluşturacak.

Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürü Ramazan Eren, projenin ilk ayağını 2018 yılında adanın belli noktalarına sakız plantasyonu kurarak başlattıklarını söyledi.

Gelişiminin iyi olduğunu belirledikleri sakız ağacının, özellikle kuzey rüzgarına kapalı, biraz daha güneye bakan yerlerde yetiştiğini gözlemlediklerini belirten Eren, "Geçen yıl da bunun üzerine demonstrasyonları kurduk. Bakanlığımız projeyi uygun gördü ve onayladı. Bize bir ödenek ayrıldı. Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü ile fidan üretimi için anlaştık. İzmir Çeşme'de enstitümüzün yetiştirdiği fidanlarımızı teslim aldık ve Gökçeada'ya getirdik." dedi.

Eren, ilçeye getirilen 1490 damla sakızı ağacı fidanının üreticiler tarafından toprakla buluşturularak üretim aşamasına geçileceğini anlattı.

" Gökçeada ilçemizde de ciddi bir sakız ağacı plantasyonu oluşturacağız"

Arazi seçimi ve toprak analizlerinin yapıldığını, fidan dikimi ve bakımı konusunda üreticilere eğitim verildiğini bildiren Eren, şöyle konuştu:

"Damla sakızı ya da sakız ağacı olarak bilinen ve tanınan bu ürün özellikle Yunanistan'dan ithal ettiğimiz bir ürün. Türkiye'de ise Çeşme'de yoğun bir sakız ağacı plantasyonu var. Burada yaşlı ağaçlar var. İnşallah biz bundan sonraki süreçte projemizi devam ettirip Gökçeada ilçemizde de ciddi bir sakız ağacı plantasyonu oluşturacağız.

Burası özellikle turistik bir ilçemiz aynı zamanda. Buraya gelen ziyaretçilerimiz sakız ağaçlarını görebilecekler. Ayrıca ülkemizin damla sakızı ihtiyacına da ciddi bir katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Ayrıca biz bu projeyi hazırlarken özellikle birinci sınıf tarım arazilerini değil marjinal tarım arazisi dediğimiz, daha önce ekilip dikilmeyen atıl durumdaki tarım arazilerinde sakız ağacı fidanlarımızı diktiriyoruz. Böylelikle atıl tarım arazilerini de tarıma kazandırmış oluyoruz."

Deneme üretiminde 50 fidandan 48'i tuttu

Organik Tarım Koordinatörü ve Ziraat Mühendisi Muharrem Serttaş da Gökçeada'nın, ikliminin ve havasının güzel olduğunu dile getirdi.

Ada tarımında mantar hastalıklarının görülmediğini vurgulayan Serttaş, "20 yıldır Gökçeada'da tarım yapmaktayım. Çok memnunum ve mutluyum. Gökçeada her zaman ilklere mühür basacak bir ada ve bir coğrafya. Çünkü su kaynakları kendinden yeterli, toprak yapısı çok güzel, iklimi çok güzel. Bilhassa rüzgarının sakız ağacına çok faydalı olacağını düşünüyoruz. Çünkü sakız ağacının sakızı, yaşadığı stresle elde ediliyor. Çok fazla rüzgara maruz kalacağı için gerekli stresi yaşayacağını ve kaliteli sakız vereceğini ümit ediyoruz. Bu anlamda adadaki üreticiler olarak önemli bir verim alacağımız kanaatindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Gökçeada'nın ilk üreticilerinden Uğur Sönmezışık ise denemelere 2018'de 50 fidanla başladıklarını, bunlardan 2'sini fire verdiklerini belirtti.

"İhtiyaçlarımız fazlasıyla karşılandı"

Özellikle geçen yıl sakız veriminin çok iyi olduğu bilgisini paylaşan Sönmezışık, "Tatlılarımızda, kahvelerde, kurabiyelerde kullandık. İhtiyaçlarımız fazlasıyla karşılandı. Aroması da gerçekten gayet iyi. Bunu Zeytinli köyünde sakız muhallebisi yapan üretici arkadaşlarımızın ürünlerinde test ettik. Sonuç gayet başarılıydı. Muhallebiyi yiyen Rum arkadaşlar çok beğendi. Çünkü onlar burada kullandıkları ürünleri Sakız Adası'ndan getiriyorlar. Onlar da gördükleri sonuç karşısında mutlu oldular." diye konuştu.

Üreticilerden Ali Baki Usta da adanın geçmiş kültürünün geleceğe taşınmasında sakız ağacının çok önemli olduğuna işaret etti.

Devletin bu konudaki desteklerini ve kendilerine sağladığı imkanları çok önemsediğini anlatan Usta, "Biz çok heyecanlandık. Buna destek olmak için fidanlarımızı teslim aldık. Dikime ve üretime başlıyoruz. İnşallah Gökçeada kısa süre içinde sakız üretimiyle de anılacak." ifadesini kullandı.

Tepeköy'de yaşayan Alexandra Şaşırmaz ise zeytin ceviz ve bademden sonra adanın sakız ağacıyla buluştuğunu, üretime katkıda bulunmaktan mutluluk duyduğunu kaydetti.

Gökçeada Dereköy Şahinkaya Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Azmi Nafi Uygun, adadaki yeni üretim faaliyetinin başarılı sonuçlanmasını temenni ederek, ilçenin kısa sürede önemli bir üretim merkezi ve marka haline dönüşmesini beklediklerini anlattı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.