Ramazan Ayı Bizler İçin Bir Eğitim, Bir Okuldur

Çanakkale İl Müftüsü Şükrü Kabukçu, Ramazan ayı boyunca vatandaşlarla buluşacağı ‘Ramazan Sözlüğü’ programında Ramazan ayının anlamını ve önemini anlattı.

Çanakkale İl Müftüsü Şükrü Kabukçu, Ramazan ayı boyunca vatandaşlarla buluşacağı ‘Ramazan Sözlüğü’ programında Ramazan ayının anlamını ve önemini anlattı. Kabukçu, Ramazan ayının bir okula benzediğini söyleyerek irade kavramını öğrettiğini belirtti. Ramazan ayı boyunca her gün saat 12.00’de sosyal medya üzerinden yayın yaparak ‘Ramazan Sözlüğü’ programı ile vatandaşlarla buluşan Çanakkale İl Müftüsü Şükrü Kabukçu, Ramazan ayı ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu. Kabukçu, öncelikle herkesin Ramazan ayını kutlayarak, “Hiç şüphe yok ki Ramazan ayı sayılı günler. İlk sahurla birlikte oruçlara niyetlendik. Rabbimizden duamız odur ki; hepimizi sağlık, sıhhat içerisinde Ramazan’ı tamamlamayı nasip eylesin. Başta ailecek, akraba, dost ve komşularımızı her türlü hastalıktan, sıkıntılardan korusun diyoruz. Bir insan veya toplumun inandığı değerler, konuştuğu kelimeler ve kavramlar kendisini inşa eden temel değerlerin başında gelir. Atalarımızın güzel bir sözü vardır; testi içindekini sızdırır derler. Bizim konuştuğumuz kelimeler ve kavramlar da bizim neyi düşündüğümüzü, neyle yaşadığımızı gösteren önemli göstergelerdendir. Ramazan iklimi gibi özel günlerde biz ailemizde, soframızda, yaşadığımız şehirde bir farkındalığı görürüz. Elbette ki her şey sadece kelime ve kavramlardan ibaret veya sembollerden ibaret değildir. Bunların içinin iyi doldurulması gerekir. Örneğin, kıldığımız namazdaki rüku ve secdenin ne anlama geldiği, diğer taraftan tuttuğumuz orucun ne anlama geldiği ve daha geniş açıyla baktığımız zaman da Ramazan ayının konuştuğumuz kelime ve kavramlar bizlere neler öğretiyor, bazı kavramları gündeme taşımaya çalışacağız” dedi. “BULAMADIĞIMIZ GÜZELLİKLERİ İÇ İÇE YAŞARIZ” Konuşmasına devam eden Kabukçu, “Ramazan mübarek bir ay, sebebi onda var olan güzelliklere sarılırsak. Bizim başka zamanda bulamadığımız güzellikleri iç içe yaşarız. Geçen sene olduğu gibi salgın sebebiyle bir mahrumiyetimiz, bir mahzunluğumuz var ama Müslüman bulunduğu yeri manevi anlamda güzelleştirmesini bilen insandır. Ümitsizliğimiz yok, var olan sıkıntılardan dolayı ‘madem olmuyor, o zaman boş verelim’ mantığı bizimle alakalı değildir. Ramazan’da oruç, teravih, Kur’an, sadaka, Kadir Gecesi var. Camilerin neşesi her ne kadar salgından dolayı arzu ettiğimiz gibi olmasa da teravihleri evimizde kılmaya gayret gösterelim.  Her yıl Ramazan’da başkanlığımız bir ana temayı gündeme getiriyor. Bu yıl da Ramazan ve Şifa konusunu işliyoruz. Oruç ikliminde okunan Kur’an ile şifa ve elbette Kur’an’ın öğrettiği güzelliğe sığınarak şifa bulmakla mümkündür. Kur’an okunması ve dinlenmesi başlı başına bir ibadettir. Elbette Kur’an’ın anlam dünyasını, nelerden bahsettiğini, Ramazan günlerinde biraz daha zenginleştirmek bizim en temel görevlerimizdendir. Kur’an’ı anlamak sıralı bir ilim işidir. Açtığım herhangi bir sayfadan hüküm çıkarmak gibi herhangi bir yanlışa düşmek bir Müslüman için asla arzu edilmez” ifadelerini kullandı. “RAMAZAN’DA CİDDİ BİR İRADE EĞİTİMİNE TALİP OLUYORUZ” “Ramazan ayı bizler için bir eğitim, bir okuldur” diyen Kabukçu, “Ramazan bizi eğitiyor, oruç bizi eğitiyor. Bu mektepte hiçbir okulda olmayan bir eğitim var. Bu mektepte akıl ve ilim verilmez ama akıl ve ilimin ön şartı olan irade eğitimi vardır. Yani biz oruçla Ramazan’da ciddi bir irade eğitimine talip oluyoruz. Ramazan ayına saygı kavramını özellikle gençlerimize ve çocuklarımıza iyi öğretelim. Bir kardeşimiz oruç tutmuyor olabilir. Bunun kendi ferdi sorumluluğudur ama bir Müslüman coğrafyada bir insanın dışarıda yeme içmesi doğru bir davranış değildir. Sadece Müslümanlığa ait düşünmemek gerekir. Yeryüzünde her kim neye inanıyorsa onun inandığı değerlere saygı gösteren bir toplumuz. Dolayısıyla ötekine saygı anlamındaki genel kavramı çocuklarımıza mutlaka iyi öğretmeliyiz” şeklinde anlattı.